10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Günü

Yayın: 08.01.2024 17:32 - Güncelleme: 17.01.2024 17:41

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Öğrendiğimden beri ismi çok garip gelmişti, bu ‘Çalışan Gazeteciler Günü’

Peki, “ya çalışamayan, işsiz gazetecilerin günü” ne olacak?

Onların günü yok!

Onlar tamamen harap durumda. Emekliliği varsa bir parça ne ala, yoksa ya sektör içinden veya dışında iş arıyor hepsi.

Tekrar dönelim, “Çalışan Gazeteciler Günü”ne.

Önce hikayesi; 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü; 4 Ocak 1961’de kabul edilen ve basın çalışanlarının bazı haklar ve yasal güvence sağlayan ‘212- 5953 Sayılı Kanun’un Resmî Gazete’de 10 Ocak günü yayınlanmasıyla oluşmuştur.

1961-1971 arasında “Çalışan Gazeteciler Bayramı” adıyla kutlanmış; 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra ülkede gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı, ”10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” olarak değiştirilmiştir.

Tabi hikayesi bu kadar değil. Bir de gazete patronlarını ilgilendiren yönü var. Hem de kara mizah sayılacak hikâye…

Malum bu 5953, ya da kamuoyunda bilinen adıyla 212 sayılı yasa, işverenlere, çalıştırdığı gazeteci ile iş sözleşmesini yazılı olarak yapmayı, sözleşmelere işin türü ve ücret miktarını yazmayı gibi gazetecilere sosyal ve yasal haklar konusunda zorunluluk getirilince, bu yükümlülükleri istemeyen 9 gazete patronu – Ki o zaman sadece gazeteler vardı- (Akşam, Cumhuriyet, Dünya, Hürriyet, Milliyet, Tercüman, Vatan, Yeni İstanbul ve Yeni Sabah) yasaya karşı bir ortak bildiriye imza atarak, yasayı protesto amaçlı, gazetelerini 3 gün kapatmışlardı.

Ve bu boykot basın tarihine “Dokuz patron olayı” olarak geçti.

Buna karşılık, gazeteciler de “Basın” adıyla boykot günlerinde gazete çıkarmışlardı.

Bu yasanın çıkması ve Çalışan Gazeteciler Günü sayılması iyi de, bizim esas olarak kutlamaya çalıştığımız gün, 24 Temmuz’dur.

24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı olarak adlandırılsa da aslı Sansürün Kaldırılışı ve Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’dür

Bir de 21 Ekim var. Bu da devlet dışında ilk özel gazete olan Tercüman-ı Ahval Gazetesi’nin 21 Ekim 1860 tarihinde yayına başlamasından gelmektedir.

Hani, artık devlet dışında da özgür biçimde haber yapılabileceğinin ilk adımını oluşturmasını ve haberleri objektif bir şekilde okuyucularla buluşturmasını, araştırmayı ve doğru haberin peşinde koşmayı tanımlıyor güya!..

…

Peki, bugün tarihsel hikayeleri dışında bunların anlamı veya uygulanabilirliği var mı derseniz, tabi ki yok!..

…

Neyse, böyle bir gün varsa, çalışan çalışmayan tüm meslektaşların gününü kutlarım.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ