0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir önceki hafta gerek yurt içi ve yurt dışı Merkez Bankası kararları sonrası yılın en yoğun dönemini atlatmış olduk. Bu rahatlama ile başladığımız haftayı, genellikle her yıl sonu görülen sakin ve düşük işlem hacimli günler ile geçirdik. Hafta genelinde yurt içi gündem TCMB‘nin aldığı PPK (Para Piyasası Kurulu) kararlarını özümsemek oldu. Karar sonrası TL varlıklarda oluşacak olası negatif fiyatlamayı küresel risk algısının düşük olması nedeniyle yoğun olarak hissetmedik. Buna rağmen ihtiyaç kredi faizlerinin son 5 yılın zirvesine çıkması, tüketimin finansmanı konusunda baskı yaratma potansiyeli taşıması gözlerden kaçmadı. Yıl sonu itibariyle yurt dışı iyimser fiyatlama isteği TCMB’na 2018 Ocak ayı PPK’ya kadar fırsat tanıyabilir mi, sorusu önümüzdeki günlerde çok konuşulacak.

Hafta içinde kısmen de olsa Zarrab davasına ilişkin mahkeme kararı yıl sonuna yetişecek mi, tartışmaları diğer gündem maddesiydi. ABD’de görülen davada jüriden karar yine çıkmadı, kararın yeni yıla sarkması bekleniyor. Davanın sonucu özellikle bankacılık sektörü açısından son derece önemli.

Perşembe akşam saatlerinde BM Genel Kurulu ABD‘nin Kudüs‘ü İsrail‘in başkenti olarak tanıyacağı kararına karşı tasarıyı kabul etti. Kararın hukuki niteliği bulunmadığını belirtmek isterim.

ABD tarafında Vergi Reformu Tasarısı Senato’da onaylandı. Tarafsız bir kuruluş olan Vergi Politika Merkezi, yeni yasayla Amerikalılar’ın yüzde 95’inin vergilerinin düşeceğini öngörüyor. Ancak bununla birlikte zenginlerin bu yasadan çok daha fazla yarar sağlayacağı da bildiriliyor. ABD’li şirketlerin kârlarını artıracak ve hisse fiyatlamalarına yansımış olan vergi indirimi yasa tasarısının Kongre’den geçmesine sınırlı tepki verirken, ABD Hazine tahvil getirileri kamu borcunu artıracak olan vergi indirimleri nedeniyle yükseldi.

Katalonya‘da yapılan bölgesel erken seçimlerde Katalan ayrılıkçı partiler bölge parlamentosunda çoğunluğu az bir farkla olsa da elde etti, ancak parlamentodan en çok sandalyeyi kazanan parti İspanya ile birlikten yana Ciudadanos oldu. İspanya Başbakanı Rajoy, yeni Katalonya hükümeti ile diyaloğu sürdürmeye hazır olduklarını söyledi.

Euro bölgesinde halen Almanya’da hükümet kurulamamasıyla devam eden belirsizlik, en önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. Diğer taraftan ABD-Euro bölgesi arasında daha da açılacak olan faiz farkı USD lehine ortam oluşmasına imkan tanıyabilir.

Grafiklerin diline bakacak olursak;

DOLAR

3,84 destek seviyesinin altında kalan USD/TRY’de 50 günlük ortalama seviyesi olan 3,81 desteğine doğru bir geri çekilme gördük. 3,81-3,84 aralığındaki sıkışma önem arz ediyor. Likiditenin az olduğu piyasada yıl sonunu aşağıda kapatma isteği var. 3,81 seviyesinin altında 3,77-3,78 önemli destek, 3,84 seviyesinin üzerinde ise 3,88-3,90 direnci hedef olabilir.

EURO

Geçen hafta 4,56’nın öneminden bahsetmiştik. 4,56 seviyesinin üzerinde tutunamadık. 4,48-4,56 bandının geçerli olacağını düşünüyorum. 4,56 üzerinde 4,60 seviyeleri gündeme gelebilir.

TAHVİL

13,50 direncinin üzerinde kalamadık. Lakin bu bölgeden uzaklaşamıyoruz. 13,20-13,50 aralığındaki hareketin bir süre daha devamını bekliyorum. Sıkışma yönünden aşağı veya yukarı çıkış sert hareketlere neden olacaktır.

BORSA

110.000 direnç seviyesinin üzerine geçtik, üzerinde kalabilirsek 115,000 hedef olacaktır. 110.000 altında ise 107,500’e yükselen 50 günlük ortalama en yakın desteğimiz olacaktır.

ALTIN ONS

1235 dibinden başlayan yukarı hareket 1271 dolara kadar bizi taşıdı, bir süre 1260-1275 aralığında yatay bantta hareket görebiliriz. Hareketin güçlenebilmesi ve 1300 USD üzerini konuşabilmemiz için mutlaka 1275 direncinin geçilmesi gerekiyor.

Şimdiden 2018 yılının sizlere sağlık ve bol kazançlar getirmesini dilerim.