21,2494$% 1.39
22,9829€% 2.03
26,7378£% 1.45
1.339,76%2,04
2.213,00%-0,96
543272฿%-4.21853
Yayın: 03.02.2023 17:56 - Güncelleme: 06.02.2023 12:41
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son grup konuşmasında, Meclis’teki yoklamalara katılmayan Ak Partili milletvekilleri için epey ağır konuştu.
O kadar ki; Erdoğan, “Genel kurulda yoklamalarda benim milletvekili arkadaşlarım bulunmazsa bu millet hakkını size helal etmez. Ben de onlara hakkımı helal etmiyorum. Aldığınız maaşlar haramdır bunu da böyle bilin…” dedi.
Erdoğan‘ın, “haram” dediği vekil maaşını bir hatırlayalım isterseniz. 2023’de milletvekilleri 73 bin 397 lira maaş alacak. Emekli vekillerin maaşı ise 51 bin 790 lira.
Yoklamalara katılmayan vekillerin maaşı haram mıdır, helal midir bilemem, ama milletin, suyu bile üfleyerek içtiği bir dönemde iki yıl ceylan derisi koltuklarda oturup 51 bin 790 lira emekli maaşı almak kesinlikle haramdır.
Ben beklerdim ki; Türkiye’nin ikinci yüzyılı için kendilerini “umut” olarak pazarlayan Altılı Masa, açıkladıkları “Ortak Mutabakat Metni”ne bu “haram”ı da ekleyip, iki yıl vekillikten sonra emekli olmayı kaldıracaklarını söylemeliydiler. Fakat bu konuda iktidarından muhalefetine herkes nalıncı keseri gibi kendine yontuyor.
“Haram” mı, “Helal” mi tartışması bir tarafa; Ak Parti için daha büyük bir tehlikenin kapıda olduğunu hatırlatmak isterim. Öyle ki; Meclis’teki çalışmalara katılmaya bile tenezzül etmeyen vekiller acaba seçim bölgelerinde vatandaşın ayağına gidiyor mudur, derdini dinliyor mudur, çözüm buluyor mudur?
Mesela, bu can alıcı soruları Bursa özelinde ele alacak olsak, bir veya bilemedin iki istisna dışında cevabın kocaman bir “Hayır” olacağından hiç kuşku duymuyorum.
Bu durum, Fehmi Koru‘nun tabiriyle, “Takvimden düşen her yaprakla biraz daha yakına gelen seçim”de Ak Parti için ölümcül bir sorun olduğunu hatırlatmak isterim.
Çözüm belli; değişim. Fakat bu değişim sadece isimleri değiştirmekten ibaret bir değişim olursa kazanan, hasbelkader Ankara’ya gidip, iki yıl sonra yeni 51 bin 790 lira maaş alacak isimlerden başkası olmaz. Yani, Ak Parti, en zor seçimini el yordamıyla seçtiği isimlerle kazanamaz.
Bu konuya, Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın uzun bir aradan sonra Bursa’da yaptığı mitingle alakalı, “Ak Parti’nin cadde mitinginde gördüklerim!” başlıklı yazımda da değinmiştim.
Hatırlarsanız, o yazımda, Bursa’yı çekip çevirmekle görevli ne Efkan Ala‘ya ne de Hakan Çavuşoğlu‘na söz verilmediğinden, bırakın söz verilmeyi, ilk defa diğer Bursa vekilleriyle birlikte isimlerinin bile anons edilmediğini hatırlatıp, bu ilkten Erdoğan’ın ilk seçimde vekil listesini sil baştan yenileyeceği sonucuna varmanın mümkün olduğunu söylemiştim. Ve hatta, “Dost acı söyler” kabilinde bir uyarı yaparak, bu vekillerle bu seçimin kazanılamayacağının da altını özellikle çizmiştim.
SON SÖZ:
Ak Parti’de hemen herkes, Erdoğan‘ın rakibinin kim olacağına dair Altılı Masa’ya dikkat kesilmiş vaziyette. Bu ilk bakışta anlaşılabilir bir durum, fakat rakip kim olursa olsun Ak Parti için seçim ilk defa “Çantada keklik” değil. Bundan mütevellit, Ak Parti, Masa’nın, çıkaracağı adaydan çok kendi göstereceği vekillere odaklanmalı. Mesela Bursa, bir defa daha dışarıdan gelecek bir isme eskisi kadar müsamaha göstermeyebilir. Ak Parti’nin kazanmak için önce helal kazanmaya alışık, aldığı paranın hakkını verecek, sonra da teşkilatların ve kamuoyunun, “İşte bu” diyeceği isimleri bulması gerekiyor.
Mobese yanında pislik cenneti!