Belediye’de baraj kapakları açıldı!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hani derler ya, “duy da inanma” diye…

Benim öğrendiğim de o türden bir olay. Elimde bir belge yok, sadece güvendiğim bir dostumun anlattıkları ile bilgilendim ve çok şaşırdım.

Olayın geçtiği yer Bursa Büyükşehir Belediyesi… Kahramanı, eski bir Meclis üyesi. Son dört-beş yıldan beri de ilginç bir görevi var.

Başkan’ın işi çıktığı ya da pek de ilgi alanına girmeyen ya da meşrebine uymayan etkinliklere giderek, “temsil yetkisini” kullanmak.

Seçilmiş de değil… Bir ara kamuya hizmet veren özel bir enerji şirketine, Büyükşehir Belediyesi adına denetçi tayin edilmiş, ama yasa gereği bu görevi de sonlanmış. Atanmış bürokrat da değil bildiğim kadarıyla… Büyük özveri ile yaptığı işine, çağırdığı özel belediye aracı ile gider, etkinliğin temsilcilerini, temsil ettiği makam adına ödüllendirir ve teşekkür edermiş. Daha da açıkçası işi buket takdim etmekmiş. Argo tabir kullanacaksanız, “çiçekçi” de diyebilirsiniz.

Benim de tanıdığım bu arkadaş, yıllarca medya mensupları tarafından “belediye başkan vekilimiz” sıfatıyla sunuldu, gazete ve dergilerde… Onlara bu sıfatı kullanma önerisini de bizzat Sayın Başkan yapmış (Bunu yeni öğrendim).

Şimdi konuya gelelim…

Yeni Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, her daire başkanı ile birlikte (aynen Ankara’da olduğu gibi) brifinglere katılıp, çalışanların görev tanımları ve konumları hakkında bilgileniyormuş.

Kahramanımızın bu ilginç görevini de öğrenince, nereden bağlandığını bilemediğim maaşını kestirmeye kalkmış. Kahramanımız da son bir hamle ile “ben yarı maaşa da çalışırım” dileğini iletmiş, ama sanırım sonuç alamamış.

Şimdi “kadıyı kadıya mı şikayet” etmek gerekir? Bu görevi kabul eden, içine nasıl sindirir? Bu görevi kamunun parasını harcayarak verene ise ne demeli?

Yakın bir dostumun hatırlatması ile Beşiktaş’ta görev yapan Hırvat teknik adam Slaven Biliç’in Türkiye hakkındaki görüşünü vurgulamak geldi içimden. Biliç’ten görüş istenmiş o da “Türkiye’de yetkililer bilgisiz, bilgililer de yetkisiz” demiş.

Neyse, buradan Bursa Büyükşehir Belediyesi açılımlarına geri dönelim…

BURFAŞ, BURULAŞ VE BUSKİ

Bu üçünü çıkarın geriye, ne kalır gelirler açısından?

İlk ikisinin genel müdürleri görevden alındı. Yeni Başkan Aktaş ” Belediye, kafeterya, lokanta, çorbacı, kebapçı işletmez. İhale ile işletmeleri özel sektöre devredeceğiz” diyerek, zaten BURFAŞ hamlesini yapmıştı. Vatandaşın ses çıkarabilen bölümü de ulaşım ücretlerinin pahalı oluşundan yakınıyordu. Bu da iktidar partisi adına olumsuz bir gelişmeydi. Özellikle, su kuşu, özel helikopter ve teleferik taşımacılığı ile belediyenin bir kurumu gibi sunulan özel bir şirketle, neredeyse dirsek dirseğe yapılan vagon anlaşmalarının da iki önemli makamın boşalmasına neden olduğunu sanıyorum.

BUSKİ için bir hareket olup olmayacağı hakkında bir şey söylemek zor. Çünkü orası daha teknik bir yapıya sahip. İşin başındakilerin de ehil olduğu kanaatindeyim. Çünkü birçoğu Erdem Saker Başkan’ın DSİ camiasından getirdiği isimlerdi.

Asıl önemli konuya henüz giremedim.

BELEDİYE ŞİRKETLERİNİ KİM DENETLİYOR?

5393 sayılı Belediye Yasası’na göre, sözünü ettiğim bu şirketler, her yıl ocak ayında, belediye meclis üyelerinden oluşan “denetim komisyonu” tarafından denetlenemiyor. Bu oluşumlar, “Belediye İştiraki Şirket” diye tanımlanıyor.

Böyle olunca, denetim ve yönlendirme, Büyükşehir Belediye Başkanı’na kalıyor.

Bakın, 2007 Haziran ayında çıkarılan bir genelge konuya nasıl açıklık getiriyor.

“Belediye meclis üyelerinden oluşan denetim komisyonun, bir önceki yıl gelir ve giderleri ile bunlara ilişkin hesap kayıt ve işlemlerinin denetimi görevi ve kanunla kendisine verilen yetkisi kapsamına bağlı idarelerin ve belediye iştiraki şirketlerin girip girmediği konusunda yaşanan tereddütleri İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü 04 Haziran 2007 tarihinde 80000/14234 sayılı Genelgesiyle açıklığa kavuşturmuştur. Söz konusu Genelgenin 3.üncü maddesinde, komisyonlar, il özel idareleri, belediyeler ve bunlara bağlı işletme ve müessesler ile su, kanalizasyon, doğalgaz, ulaşım ve benzeri hizmetleri yürüten bağlı kuruluşlarda inceleme yapacaktır. İl özel idareleri ve belediyeler ile bunların bağlı kuruluşları tarafından Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş veya sermaye katılımında bulunulmuş ticari şirketler denetim komisyonlarının yetki alanı dışında bulunmaktadır”

Son söz;

Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli iştirak şirketleri (en önemli geliri ve harcamayı onlar yapıyor) meclis üyeleri ve özellikle muhalefet tarafından denetlenemiyor. Hatta bilgilenemiyor bile… Bu durumda, Büyükşehir başkanları ve birkaç önemli bürokrat ne denli yetkiye sahip oluyor bilelim.

Bilelim de eğer oyumuzun bir hükmü varsa ona göre yetki verelim!