0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye siyasi partilerin aday belirleme sürecinin tamamlanmasının ardından artık yerel seçimlerin heyecanını tam anlamıyla yaşamaya başlıyor.

Aday belirleme sürecinin son günü belediye meclis üyelikleri gündemdeydi ve listeler açıklandığında ciddi bir değişim rüzgarı estiğine şahit olduk.

Gerek iktidar partisi gerekse muhalefet partilerinde meclis listelerinde ciddi değişiklikler olduğunu görüyoruz.

Yeni kadrolarla seçimlere girme eğilimi iktidar ve muhalefette ortaya konulmuş durumda.

AK Parti belediye başkanlarında çok bir değişime gitmedi.

Ancak mecliste eskiyen yüzlerini tamamen değiştirdi diyebiliriz.

Çok güçlü ve bilindik isimlerin liste dışı bırakıldığına şahit olduk.

Bu yenilik, Bursa’ya gerçek bir bahar getirecek gibi görüyor.

En azından bahar coşkusu getirebilir seçim süreci ve sonrasında.

Tabii ki, hepimizin ortak dileği, bu gelişmenin Bursa’ya hak ettiği değerin verilmesi ve hak ettiği hizmetler kavuşması yönünde…

Mart sonrası, imar ve şehircilik komisyonları yeni yüzlerle dolacak olması, Bursa için oldukça memnuniyet verici.

Çünkü artık Bursa’nın da tüm Türkiye’nin olduğu gibi birinci gündemi depreme dirençli bir şehir olmak.

Deprem gerçeği ortadayken mevcut yapı stoku ile ve mevcut imar düzeniyle devam etmesi mümkün görünmüyor.

Şehir baştan aşağıya yenilenmek durumunda.

Bu da oldukça hızlı ve sürekli bir çalışmanın devam etmesi anlamına geliyor.

Deprem riski her zaman kapıda, şehir planlaması bu gerçeklik çerçevesinde yapılmalı.

Bursa’nın ve tüm şehirlerimizin geleceği, sürdürülebilir, bilimsel ve adil bir yönetim anlayışıyla şekillendirilmeli.

Burada artık siyasetin ötesinde şehirlerimizin ilçelerimizin köylerimizin insanımızın varlığının riske girdiği bir durumdan bahsediyoruz.

Kentlerimizi binalarımızın yaşam alanlarımızı yenilemek ve depreme dirençli hale getirmek dışında bir çözümümüz ve alternatifimiz yok.

Bursa, özellikle çarpık kentleşme gibi noktalarda eleştirilerin odağında yer alıyor olsa da, yeni Meclis üye listelerin şekillendirilirken halkın bu eleştirilerine kulak verilmiş olması, şehir için bir umut ışığı bence.

Ancak bu umut ışığı, yalnızca hafifçe titreyerek parlamamalı.

Bu vakitten sonra varsa yoksa dirençli şehirleri oluşturmanın gayreti ortaya konulmak durumunda. Enerjinin büyük kısmı kentsel dönüşüme harcanmalı ve burada asla hatalı bir yola yani rantsal dönüşüme müsaade edilmemeli.

Rnatsal dönüşümlerin acısını Kahramanmaraş depremlerinde yüreğimize düşen acıyla en acı şekilde yaşadık.

Siyasi partilerin, yönetim anlayışlarında köklü bir dönüşüm yapmaları gerekiyor.

Kamunun yararını her şeyin önünde tutan politikalar hayata geçirilmeli.

Bursa’nın kronik sorunlarına çare bulabilmek adına, bilimsel verilere dayalı ve toplumun tüm kesimlerinin katılımıyla şekillenen politikalar izlenmeli.

Deprem riski göz ardı edilemeyecek bir gerçekken, şehir planlaması bu gerçeklikle uyumlu olmalı.

Bursa, artık yeni çarpık yapılaşmalara ve tarım arazilerinin yok oluşuna göz yummaya tahammül edemez.

Çevre ve şehircilik alanındaki yanlış uygulamalara dur denilmeli.

Bursa’nın mevcut durumu ve halkın beklentileri, seçmen tarafından oldukça net bir şekilde ifade ediliyor.

Şehirlerimiz, geçmişi şaibeli isimler yerine, vizyon sahibi ve geleceği düşünen yöneticilere teslim edilmeli.

Bursa’nın, hatta tüm şehirlerimizin geleceği, adil, bilimsel ve sürdürülebilir bir yönetim anlayışıyla şekillendirilmeli.

Ama asıl mesele şu ki, gerçek değişim ancak sandıkta gerçekleşecek.

Bursa’nın kaderini belirleyecek olan, listelerdeki isimler kadar, oylarıyla kendi iradelerini göstermeye hazır olan seçmenler olacak.

Bunu göz önünde bulundurmuş olacak ki siyasi partiler yıpranmış isimleri listelerinden çıkararak daha eğitimli daha yeterli ve daha genç ve kamuoyunda karşılık bulabilecek isimlerin listelere yazdılar.

Şöyle genel olarak hem muhalefet hem de iktidar partisinin listelerine baktığımızda bunu görüyoruz. Daha önemlisi tartışmalı isimlerin bu dönem aday yapılmadığını da gördük.

Bu durum partilerin de halkın serzenişlere kulak verdiğini gösteriyor.

Bursa’nın önemli bir avantajı da var aslında.

Mesela Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Türkiye’de örnek gösterilen kentsel dönüşüm noktasında çok önemli adımlar attı atmaya devam ediyor.

Hatta zor bir yılda gecesini gündüzüne katarak ekibiyle birlikte Bursa’yı dönüştürecek projeler üzerinde çalışırken bir yandan da önemli kentsel dönüşüm projelerini gerçekleştiriyor.

Yani anlayacağınız Bursa için Bursa’nın kaderini değiştirecek mega projeler ‘‘ÇANTADA’’

Yine diğer yandan Yıldırım’da önemli kentsel dönüşüm projeleri yapıldı son dönemde.

Oktay Yılmaz öncülüğündeki Yıldırım Belediyesi kararlı ve inançlı bir şekilde önemli aşama kaydetti ve çalışmalarını büyüterek devam ettiriyor.

Ve ayrıca Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın da çok önemli kentsel dünmüşüm projelerini hayata geçirerek vatandaşın takdirini aldı.

Bursa’da dönüşümün ve dirençli şehir olmanın altyapısı oluşmuş durumda yeni dönemde yeni kadroların da katkısıyla çok daha hızlı ve etkili bir süreç işleyebilir.

Bu durum önümüzdeki dönemin Bursa için tam bir değişim dönüşüm dönemi olacağının sinyalini veriyor.

Hadi inşallah…