2

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çarşamba günü partisinin grup toplantısında tarihi açıklamalar yapacağına ilişkin ilk duyuruyu Parti Sözcüsü Ömer Çelik yaptı.

Twitter hesabından “herkesi ekran başına bekliyoruz” dedi.

İşte o andan itibaren siyaset çarkları daha bir hızlandı. Cumhurbaşkanı ne açıklayacak? Sorusu gündeme damgasını vurdu.

Akabinde:

Toplumun en büyük beklentisi olan EYT, asgari ücretin arttırılması, Suriyeli mültecilerin sınır dışı edilmesi, yeni bir doğalgaz kaynağı veya petrol kuyusu, yen bir milli yatırım projesi müjdeleri başta olmak üzere ve dahi erken genel seçim tarihi verecek kadar siyaseten uç noktalara kadar giden tahminlerin hepsi peş peşe sıralandı.

Ve o tarihi an geldiğinde bu yöndeki beklentilerin tamamı boş çıktı.

En çok da EYT’liler bir kere daha hüsrana uğradı.

3 TEMEL MESELEYİ ANLATTI

Aksine ekonomi, iş ve siyaset dünyasından kahvehanedeki vatandaşa kadar pek çok kesimin merakla beklediği konuşma “bildik ve köklü meseleler” üzerinden yeniden gündeme geldi diyebiliriz.

Zira konuşmasında ana başlık halinde 3 temel soruna değindi.

“Başörtüsü meselesi, Kürt sorunu ve Alevi sorunu…”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının başında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun

“Biz iktidara gelirsek başörtünüze ve giyim kuşam şeklinize müdahale etmeyeceğiz” sözlerine cevap niteliğinde başörtüsü konusuna değindi.

“Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele sayesinde kalmamıştır“

Evet, doğru, kalmadı. Ama şu dönemde.

Bu önümüzdeki dönemde kalmayacağı anlamına gelmiyor.

O yüzden muhafazakâr kesimin iktidar partisinin değişmesi ve CHP’nin parlamentoda üstünlüğü sağlaması ya da 6’lı masanın Cumhurbaşkanı adayının kazanması halinde başörtüsü kazanımlarının ellerinden gideceği endişesini duymaları çok normal.

Çünkü bu kazanım yasal bir düzenleme haline getirilmedi

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun bunu yasal çerçeveye oturtma politikası da bundan ibaret.

Daha doğrusu muhalefet olarak yasal düzenleme yapılamayacağını biliyor ama bu, sırf mesaj vermek anlamında AK Parti tabanına ve endişeli muhafazakâr kesime seslenişten ibaretti.

Konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan her zamanki gibi Kılıçdaroğlu’nun bu siyasi hamlesini de;

“Başörtüsü anayasa konusu olmayacak tabii bir haktır” diyerek karşılık verdi vermesine ama kürsüden de “Samimiyseniz başörtüsünü anayasa düzeyinde çözelim” çağrısı yaparak anayasa değişikliği istedi.

Tabii Cumhurbaşkanı’nın çağrısına CHP’den cevap gecikmedi.
CHP Gurup Başkan Vekili Özgür Özel “Yeni anayasa yeni Meclis’in işi olacak” diyerek anayasa değişikliğini 2023 seçimleri sonrasına bıraktı.

*****                   ******

Gelelim diğer iki meseleye.

Kürt ve Alevi meselesi sadece Türkiye Cumhuriyet tarihinin değil öncesinde Osmanlı Devleti’nin de en öncelikli sorunu idi.

Anladığımız kadarıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti’nin ilk dönemlerinde yaptığı Kürt ve Alevi açılımını bu sefer ülkenin gündemine  “hak ve özgürlükler anlamında yeni düzenleme” olarak taşıma niyetinde.

Bugünkü grup toplantısında “Kürt meselesi diye ülkemize giydirilmeye çalışılan deli gömleğinden onlara rağmen kurtulduk. Bizim Kürt Meselesi gibi bir sıkıntımız yok, benim kabinemde 2 tane Kürt arkadaşım var.” Derken…

Alevi meselesi hakkında da;

“İnşallah önümüzdeki Cuma günü Alevi kardeşlerimiz için yeni bir çalışmanın adımını atacağız” dedi.

Yani anlayacağınız şimdi gözler Cuma gününe çevrildi.

Bakalım AK Parti Cuma günü nasıl bir Alevi açılımında bulunacak?