0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi 2020 – 2021 Eğitim ve Öğretim Yılı” açılış törenine katıldı. Törene Bakan Soylu ile birlikte İçişleri Bakan Yardımcıları, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanı Tuğgeneral Murat Bulut ile çok sayıda jandarma personeli katıldı.

Konuşmasının başında, dün Tunceli bölgesinde biri turuncu diğeri kırmızı listeden 2 teröristin etkisiz hale getirildiğini hatırlatan Bakan Soylu, “Bunlardan bir tanesi kırmızı kategoridedir. Bizim o bölgede sözde özel kuvvetler sorumlusu olarak bildiğimiz bir teröristtir. Daha önce bu özel kuvvetler sorumlusu 'Porsipi' koduyla bilinen İshak Özçaktu idi. O etkisiz hale getirildikten sonra sorumluluğu bu aldı, bu da şimdi etkisiz hale getirilmiş oldu” ifadelerini kullandı.

Şu anda Ağrı'da devam eden ve kahramanların büyük bir mücadele ortaya koyduğu bir operasyonun daha varlığından bahseden Bakan Soylu, “Bu operasyonumuz da bir bölgenin etrafı çevrili bir vaziyette devam etmektedir. Orada da etkisiz hale getirdiğimizi değerlendirdiğimiz teröristler söz konusu. İnşallah oradan da güzel haberler vereceğiz" şeklinde konuştu.

Bu sabah itibariyle PKK/KCK şehir yapılanmalarına yönelik 105 hedefin söz konusu olduğunu belirten Bakan Soylu, bunlardan 89’unun gözaltına alındığını kaydetti.

Yapılan operasyonlarla birlikte son bir ayda etkisiz hale getirilen sözde üst düzey terörist sayısının kırmızı listede 4, mavi listeden 1, turuncu listeden 5, gri listeden de 5 olmak üzere toplam 15 olduğunu bildiren Bakan Soylu, yıl başından bu yana etkisiz hale getirilen sözde üst düzey terörist sayısının 87 olduğunu, bunun 15’inin son bir ayda etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

Türkiye’nin artık sadece etkiye tepki veren bir ülke olmadığını dile getiren Bakan Soylu, sadece terör konusunda değil, tüm güvenlik başlıklarında hatta tüm gelişme başlıklarında artık yeni bir davranış içerisinde olduklarını vurguladı.

“İlkbahar – Yaz Operasyonlarında 5 bin 891 hedefini aştık. Tam yüzde 143 gerçekleşme oranıyla 8 bin 523 operasyon yapmış olduk”

Nisan – Eylül 2020 tarihleri arasında 5 bin 981 İlkbahar-Yaz Operasyonu planladıklarını anımsatan Bakan Soylu, hedef rakamı aştıklarını tam yüzde 143 gerçekleşme oranıyla 8 bin 523 operasyon yapmış olduklarını belirterek, “İlkbahar – Yaz Operasyonlarında 346 teröristi etkisiz hale getirdik. Tam 442 mağara ve sığınak imha ettik. Bu sayıda bizim için önemlidir. Çünkü, dağ kadrosunun barınma ve yaşam alanı anlamına gelmektedir. Her mağarayı veya sığınağı bir hücre evi olarak düşünebilirsiniz. İçinde türlü türlü silahlar, yaşam malzemeleri, iletişim malzemeleri, telsizler var” diye konuştu.

Bakan Soylu, İlkbahar – Yaz Operasyonlarında örgütün yeni eleman teminini engellediklerini, ikmal yollarını kestiklerini, haberleşme ağını çökerttiklerini, yardımcı ve işbirlikçilerinin desteğini kestiklerini söyledi.
Sonbahar-Kış Operasyonlarına başlandığını bildiren Bakan Soylu, Sonbahar-Kış Operasyonları kapsamında 7 bin 424 operasyonun planlandığını ve bu operasyonlara 1 Ekim’den itibaren başlandığını açıkladı.

“Yılbaşından bugüne kadar tam 187 kişi dağdan indi. Bunların 15’i kendiliğinden teslim, kalan 172 kişi de ikna yöntemiyle teslim olmuşlardır”

İkna çalışmalarıyla ilgili de bilgiler veren Bakan Soylu, “Teslim çağrılarımız, dağdaki her örgüt mensubu için köprüden önce son çıkıştır. Fırsatını bulan, ‘teslim ol’ çağrısını duyan bu çağrıya uysun, devletine teslim olsun, hukuka teslim olsun. Kaçabilen varsa kaçsın, son zamanlarda turuncu renk, gri renk kaçıyor ve adalete teslim oluyorlar. Yılbaşından bugüne kadar tam 187 kişi dağdan indi. Bunların 15’i kendiliğinden teslim, kalan 172 kişi de ikna yöntemiyle teslim olmuşlardır. Bu bizim terörle mücadelede yeni yöntemimizdir. Son 3.5 yılda ikna ile teslim olan 700’ü aşan örgüt mensubu var. Silahlı operasyonlarda etkisiz hale getirdiğimiz terörist sayısının yarısı kadar bu yıl ikna ile teslim oldu. Örgüte katılan kaç kişi var? Ekim ayındayız. Toplam 42 kişi, örgüt ikna kabiliyetini kaybetti. Örgüt, Türkiye içerisindeki bu gücünü kaybetti. Terör örgütü bu yılın başından itibaren 42 kişiyi ikna edip götürdü. Biz terör örgütünün içerisinden 172 kişiyi ikna ederek adalete teslim ettik. Bu önemli ve büyük bir başarıdır” şeklinde konuştu.

“(6-8 Ekim Olayları) Devlet unutmaz, devlet unutursa devlet olmaz”

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Kobani eylemleri olarak bilinen 6-8 Ekim olayları soruşturmasından da bahseden Bakan Soylu, operasyonun 6 yıl sonra yapılmasını eleştirenlere cevaben, "Yüzlerce yıl geçti. Kerbela'yı unuttuk mu, haksızlığı, zulmü, katli unuttuk mu? Devlet unutmaz, devlet unutursa devlet olmaz. 6 yıl önce bunun talimatını verenleri mağdur edebiyatıyla birlikte bugün aklamaya çalışanlara tek bir cümlemiz var; bu dünyanın öteki dünyası da var. Esas adalet orada, hakkaniyet orada" değerlendirmesinde bulundu.

“PKK'nın talimatıyla Merkez Karar Yönetim Kurulunda bu kararı alıp ondan sonra sokaklara insanları davet edip yakmayı, yıkmayı terör örgütünün talimatıyla yerine getirenleri telefonla aramak ne demektir?”

Operasyonun ardından siyasi parti genel başkanlarının HDP'yi telefonla aramasına da tepki gösteren Bakan Soylu, "PKK'nın talimatıyla Merkez Karar Yönetim Kurulunda bu kararı alıp ondan sonra sokaklara insanları davet edip yakmayı, yıkmayı terör örgütünün talimatıyla yerine getirenleri telefonla aramak ne demektir? Bunu kabul edeceğimizi mi zannediyorsunuz” sorularını yönelterek şunları kaydetti:

“Siyasi partilerin genel başkanlarına sesleniyorum; 3 tane siyasi partinin genel başkanı benim bildiğim kadarıyla HDP'nin genel merkezini arayıp, bu talimatları verenin hukuk çerçevesinde gözaltına alındıktan sonra 'geçmiş olsun' dileği iletmeleri ne demektir? HDP'ye telefon açıp '37 kişiyi öldürdünüz, daha fazla öldüreydiniz' mi dediler? 13 Türk bayrağını yakmak için Atatürk büstlerini yıktığınız için aferin mi dediler? Niçin aradılar, niçin geçmiş olsun dediler. Biri bana bunu izah etsin. Mağdur edebiyatı, 21'inci yüzyılda terör örgütlerinin yeni silahıdır. Bu oyuna kimse gelmesin.”