0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Haber: Ebru TAŞDEMİR

Son günlerde Türkiye’de artan kuduz vakaları sonrası devlet hastanelerinde aşı bulunamaması meclis gündemine kadar taşınmıştı ancak sorun çözümüne ilişkin yeni bir açıklama yapılmamıştı.

Bursa Tabip Odası, Bursa Veteriner Hekimler Odası, Bursa Eczacı Odası ve Bursa Diş Hekimleri Odası beraberliğinde TEK Sağlık Platformu hastanelerde kuduz aşısının bulunamamasıyla alakalı yetkililere çağrıda bulundu.

Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Türkan Saylan Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda basın mensubu katıldı. Tek Sağlık Platformu adına açıklama yapan Bursa Tabip Odası Başkanı Levent Tufan Kumaş, “Neden kuduz aşısı yok? Bu ölümcül bir hastalık eğer aşı yapılmazsa insanlar ölür. Acilen yetkililerin ciddi önlemler alarak kriz yönetimini sağlaması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

‘KUDUZ DÜNYADA 59.000 KİŞİYİ ÖLDÜRÜYOR’

Kumaş, Tek Sağlık Platformu’nun amacının sağlıklı hayvan ve sağlıklı insan için farkındalık yaratacak çalışmalara imza atmak olduğunu söylerken bu konuda halkın doğru bilinçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.  Kumaş, “Kuduz haslığı gibi ölümcül hastalıkların pek çoğundan aşı ile korunmak mümkün olduğu gibi, hayvanlarda bu hastalıkları önleyerek ya da tedavi ederek de korunmak mümkündür. Kuduz, dünyada her yıl yaklaşık 59.000 kişinin ölümüne neden olan ölümcül bir enfeksiyon hastalığıdır. Ülkemizde ise her yıl 1-4 kuduz olgusu bildirilmekte ve yılda 200.000-250.000 arasında kuduz aşısı uygulanmasına karşın kuduz halen ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak karşımızda durmaktadır” dedi.

‘AŞILANMAMIŞ HAYVAN YA DA İNSANDA TEDAVİSİ YOKTUR’

Son günlerde bir kedi tarafından ısırılan veteriner hekimin aşılanamaması ile birlikte bu krizin daha gözler önüne serildiğini ifade eden Kumaş, aşının hem hayvanlar için hem insanlar için ulaşılabilir olması gerektiği hususuna değindi. Kumaş konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Veteriner hekimler tarafından hayvanlarda, hekimler tarafından da riskli temas sonrası insanlarda aşılama yoluyla kuduz hastalığı önlenebilmektedir. Ancak, aşılanmamış hayvan ve insanlarda hastalığın tedavisi yoktur. Bu nedenle, hem hayvanlar için hem insanlar için kuduz aşısı mutlaka ulaşılabilir olmalıdır.”

‘İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DURUM ENDİŞE VERİCİ’

Gerekli durumlarda kısıtlı olan aşı stoğuna ulaşım organizasyonunun gerektiği gibi yapılamadığını ifade eden Kumaş, her gün kuduz riskli temas sonrası için çok sayıda başvuru aldıklarını belirtti.

Kumaş, “Sağlık otoritesi tarafından kriz yönetilememiş, gerekli durumlarda kısıtlı sayıdaki aşı stoğuna ulaşım organizasyonu yapılamamış ve daha da önemlisi kamuoyu yeterince bilgilendirilmemiştir. Bu durum da doğal olarak korku ve güvensizliğe yol açmıştır. Şu anda içinde bulunduğumuz durum ise endişe vericidir” ifadelerini kullandı.

‘SERMAYEYE BAĞLI OLMADAN KENDİ AŞIMIZI KENDİMİZ ÜRETMELİYİZ’

Bakanlığın sorumluluğu alarak insan sağlığı hakkında ciddi tedbirler alması gerektiğinin önemle altını çizen Kumaş, sağlık sisteminin olası krizlere yeterli cevabı verecek düzeyde yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Kumaş, “Bu acı tablonun sebeplerinden en önemlisi; gelir getirici işlemleri ve kârı toplum sağlığının önünde tutan sağlık politikalarıdır. Kuduz ve diğer aşıların erişimine ilişkin yaşadığımız bu zorlukları bir daha yaşamamak için yabancı sermayeye bağımlı olmadan kendi aşımızı kendimiz üretebilmeliyiz. Yaşadığımız bu kriz bize ülkemizin yıllarca aşı ihtiyacını karşılamış olan Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü gibi bir kuruma ihtiyacımız olduğunu göstermektedir” diyerek açıklamasını sonlandırdı.