20,9783$% 0.73
22,5975€% -0.26
26,4130£% -0.37
1.312,07%-0,73
2.197,00%-1,40
569491฿%0.38012
29 Mayıs 2023 Pazartesi
Gelenek bozulmadı “Adam” yine kazandı…
Öküz öldü ortaklık bozuldu!
Bursaspor’da 2M kehaneti! Bahçeli’nin deyişiyle ‘Bu da mı tesadüf?’
60 yaşındaki Bursaspor'a bu yakışmıyor!
Şiir üzerinden ince politik atışmalar
Bu üç isim Bursa’da zaferin mimarı oldu
Biraz da seçimin Bursaspor üzerine etkisini konuşalım…
Malumunuz dün gece Türkiye siyasi tarihinde bir ilk yaşandı. Cumhurbaşkanlığı sisteminden kaynaklı, ilk kez bir Cumhurbaşkanı 2.turda seçildi. Oyların yüzde 52’sini alan Erdoğan, yüzde 48’sini alan Kılıçdaroğlu’na karşı galip gelerek ülkenin 13. Cumhurbaşkanı seçildi. Ülkenin yarısı değişim istemezken diğer yarısı da hayal kırıklığına uğradı. Malum tabloya bakacak olursak Türkiye siyasetindeki kutuplaşma giderek artarken iki kesim arasındaki mesafe de iyice açıldı. Sonuç olarak hayırlısı olsun deyip Bursaspor’a geçelim.
**
Siyasetin bir takım üzerinde etkisi nasıl olur? Okuyalım bakalım…
**
‘Mevcut yönetim kongre kararı alacak mı, yoksa göreve devam mı diyecek?’ Bildiğiniz üzere Bursasporlular meraklı bir şekilde bu sorunun yanıtını bekliyordu. Taraftar bu cevap için sezonun bitmesini beklerken yönetim ise seçimin geçmesini bekliyordu. Nitekim ikisi de bitti. Benim fikrim, dün geceki sonuçtan sonra mevcut yönetim hayatta kongre kararı almaz.
Çünkü mevcut Bursaspor yönetimi, Eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı yeni AK Parti Bursa Milletvekili Varank ile birlikte Togg’u yanına alarak Alinur Aktaş ile beraber Bursaspor’a bir şekilde katkı getirmeye çalışır. Sahaya sokulan Togg artık kaleye mi konur bilemeyiz. Belediye seçimleri öncesi taraftarın desteği gerek.
Buradan Sayın Devlet Bahçeli’nin kehanetlerine bir yenisini de ben eklemek istiyorum. Bakınız; önümüzdeki belediye seçimleri 2024’ün Mart ayında. Bursaspor yönetiminin görev süresi de 2024’ün Mayıs ayına kadar. 2 ‘M’ harfi ve aradaki ‘2’ ay. Yok artık! Bu gizemi çözebiliyor musunuz?
Yani, Varank, belediye seçimlerine kadar Bursaspor için çalışır. Sonuca göre 2 ay sonra da kongreye gidilir. Sonuç hüsran olursa aday olunmaz. Bitti, gitti.
İşte bu kadar basit.
Canım ülkemde son 2 ayda politika profesörü olan herkes bu tahmini yapacak kadar ustalaşmıştır diye düşünüyorum.
**
İşte siyasetin her yerine sızdığı ve şekillendirdiği bir Bursaspor’u daha net bir şekilde görmek ve örneklemek için bundan daha iyi bir süreç olamaz.
Benimkisi sadece bir öngörü.
Bakalım; yaşayalım görelim…
—
Hep söylemişimdir, bu mesleği Bursaspor’un şaşalı günlerinde, şampiyonluk zamanlarında, Avrupa kupalarına katılım zamanında icraat etme arzumu…
29 yaşındayım. 2017’de Üniversite’den mezun olur olmaz Olay Tv Spor Servisi’nde başladım. Süper Lig’deki 2 yılı yakalayabildim sadece, ardından gelsin düşmeler…
Haliyle muhteşem zamanlarını yaş gereği takip edemedim. Şampiyonlar Ligi deplasmanlarını, yurt dışı kamplarını, bolluğu bereketi, meslek ağabeylerimin (ablalarım yoktu çünkü çalıştığım zaman dilimlerinde spor servislerinde hep tek kadın çalışan bendim) anlattıklarından bilirdim. Bize de cefası kaldı… Yazıma neden bunları anlatarak başladığımı soracak olursanız eğer, bu sefer cefanın en büyüğü kaldı. Dün saat 17.00’de Bursaspor tarihinde ilk kez TFF 2.Lig’de küme düşmenin en büyük adaylarından biri oldu!
***
Bursaspor, 2.Lig’de bitime 1 hafta kala sahasında konuk ettiği Somaspor’a 5-3 yenilerek kendini ateşe attı. Halbuki maçı kazandığı takdirde bu sezonu kapatacak ve ligde kalması kesinleşecekti. Ama olur mu öyle hiç? Bursaspor insanı sinir, stres hastası yapmadan bitirir mi hiç… Bursaspor, son maç olan Nazilli’ye yenilirse eğer ve Şanlıurfaspor, Batman Petrolspor’u yenemezse düşüyoruz!
Maçı izleyenler bilir, bu kadar kolay bir şekilde gol yemek, inanın 8 maçlık yenilmezlik serisini de yakalanan olumlu havayı da her şeyi ama her şeyi çöp etti.
Operasyon ve doğrama hakemleri ile ilgili çok eleştiriler geldi fakat yeşil beyazlı futbolcular zaten sezon boyu 12 kişiye karşı mücadele etmiyor muydu? Sürpriz olmadı değil mi?
**
Biz Bursaspor’un kritik maçları aldığını ne zaman göreceğiz?
Mezara girince mi?
Şimdi bütün herkes ‘’Bursaspor nasıl Lig’de kalır?’’ şeklinde bir takım hesaplama yapıyor. Sevgili arkadaşlar, hesabı kitabı yok bu işin artık. Tek bir hesap var:
Bursaspor’un ‘KA-ZAN-MAK-TAN BAŞ-KA ÇA-RE-Sİ YOK!
Duydunuz mu?
4 günlük süre içerisinde yönetimi eleştiri bombardımanına tutmanın bir lüzumu olmadığını düşünüyorum. Aksi halde mental açıdan iyice düşen bir yönetim ve takımla Nazilli maçı çok büyük bir dram olur.
**
Şimdi;
Bu 4 gün konsantrasyon açısından çok önemli. Özer Hurmacı’nın oyuncularını adeta Nazi kampına sokup nefes dahi aldırmaması gerekiyor. Oyuncuların bırakın tesis kapısından dışarı çıkmayı, antrenman sahasından dahi dışarı çıkmamaları lazım. Ayrıca telefonlara da el koyulmalı, herkesin aklı fikri 3 puanda olmalı.
Nazilli’ye full konsantrasyon gidilmeli ki Bursa’ya dönüşü kolay olsun!
Bursasporluların yüzlerinin güldüğü benim de talihsizliğime yandığım yeni haftadan herkese merhaba…
Spor muhabiri olarak Bursaspor’un bu sezon tüm iç saha maçlarını basın emekçisi arkadaşlarımla birlikte stadyumda yerinden takip ettim. Ta ki 2 maç haricinde…
Peki onlar hangileri?
Takımın en çok gol attığı, en farklı skorların alındığı maçlar…
İlki ligin ilk yarısında iç sahada oynanan Bursaspor’un 6 gol attığı Sivas Belediyespor maçı, ikincisi de dün akşam yine sahasında ağırladığı ve rakip ağlara 4 gol gönderdiği Arnavutköy Belediyespor karşılaşması…
Benim gitmemi bekliyordunuz sanırım. 🙂
Son haftalara kadar gol ve galibiyet kısırlığı yaşadığımız koca sezonda 1 deste golü kaçırmamı talihsizlik olarak adlandırsam da istatistikleri göz önünde bulundurarak işin uğursuzluğunu kendi üstüme almadan da edemiyorum. Aynı hesapla bu hafta oynanacak Somaspor mücadelesine de gitmezsem eğer sezonu komple çözmüş oluyoruz. 🙂 Bursaspor kazansın da varsın biz maçlara gitmeyelim.
***
İşin esprisi bir yana Özer Hurmacı’nın teknik direktörlüğe geçişiyle birlikte yakalanan muazzam çıkış, Arnavutköy Belediye galibiyetiyle taçlandı. Bursaspor, bu sezon içerisinde bir maçın ilk yarısında ilk kez 3 gol kaydetti. Takımın genç kramponu Çağatay Yılmaz, kariyerinde ilk kez bir maçta hat-trick yaptı. Galibiyetlerin son anda kaçtığı Düzcespor, Isparta 32 Spor ve Menemen FK beraberlikleri olmasayeşil beyazlı takım kendisini şuan Play-Off hattının içerisinde de bulabilirdi. Lakin saymış olduğum 3 maçta kaçan puanlar ve alt sıralardaki çekişmeli yarışın artmasıyla birlikte takım yeniden tehlike hattına girer gibi olsa da bu galibiyet sezonun sağ salim tamamlanacağı yönünde büyük bir güvence oldu.
Hatırlayacağınız üzere futbol sorumlusu Özer Hurmacı hafta içerisinde düzenlemiş olduğu basın toplantısında ‘’Bu takım seneye Play-Off’lara kalmayı beklemeden şampiyonluğa oynayacak’’ demişti. Manşetler ‘Özer Hurmacı’dan iddialı açıklama’ şeklinde atılsa da gençlerdeki bu isteği ve takım içerisindeki olumlu havayı gördükçe bu açıklamanın iddiadan öteye geçeceğine inananlardanım.
***
Nitekim bu sezon öyle ya da böyle artık geride kaldı. 8 maçtır yenilgi yüzü görmeyen yeşil beyazlılar, bu hafta Şanlıurfaspor deplasmanının ardından Somanspor’u sahasında ağırlayacak ve son hafta Nazilli Belediye deplasmanıyla beraber sezona nokta koyacak.
Son 3 maç…
Bursasporlu futbolcular bu son 3 maçtan puan ya da puanlarla ayrılırsa ligi kadro kalitesi bakımından iyi bir noktada tamamlamış olacak. Geriye de yeni sezonun planlamasını çok iyi bir şekilde yapmak kalıyor…
Türkiye Futbol Federasyonu 5 Mart 2023 tarihinde Bursa’da oynanan Bursaspor-Amedspor maçında yaşanan olaylar sonrası yeşil beyazlı takıma tam tamına 9 maç seyirci yasağı verdi.
‘’9 MAÇ!’’
YUH! Size!
Sevgili Bursasporlular; 9 Mart 2023 tarihini unutmayın. Bu tarih Türkiye Futbol Federasyonu’nun alnına kara bir leke olarak yapıştı. Federasyon, skandallar tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Emeği geçenlere yazıklar olsun!
Zaten sezon başında yapılan itirazlara rağmen iki husumetli takımı aynı gruba koyarak hata yapan federasyon, 9 maçlık cezayla tüy dikti!
Adama sormazlar mı? 25 Eylül’de Diyarbakır’daki maçta paçavra açanlara, aynı muameleyi yapanlara 2 maç ceza verilirken, Bursaspor’a 9 maç ceza verilmesi hangi aklın ürünüdür diye. Peki bu düpedüz çifte standart değil midir? Bu kararı verenlere, itiraz etmeyenlere hakkınızı helal etmeyin. Bursaspor yönetimi bu skandal karara itirazlarını yapacak. Bunu zaten biliyoruz. Önemli olan kısım ise şu; kent dinamiklerinin acilen devreye girip federasyonu bu kararından döndürmesi gerekiyor. Gösterin artık şu gücünüzü siyasiler! Siz ne işe yarıyorsunuz ya!
Şunu da belirtmekte fayda var, biz ceza istemiyoruz değil; adaletli ve çifte standart sisteminin uygulanmadığı adil bir ceza istiyoruz. Lamı cimi yok! İki şehirde de aynı olaylar yaşandı. O yüzden Amed’e 2 maç ceza veriyorsan Bursaspor’a da 2 maç ceza ve-re-cek-sin. Bursa siyasilerinin acilen olaya el atması gerekiyor.
Bursa’nın TFF’deki lobisi kim? Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay.
Federasyonun içerisinde Bursa için böylesine önemli bir isim varken, bu kararın acilen döndürülmesi gerekiyor.
Bakın bu direkt 2. sezonu komple kapatarak Bursaspor’u bitirme operasyonudur. Yeşil beyazlı yönetim tepki olarak şu an takımı ligden çekse yeridir.
Bakın, olayın aslı astarını bilmeden bu cezayı haklı bulanlara bir kez daha bağıra bağıra söylemek istiyorum: 10 sene öncesine gitmeseniz bile 25 Eylül’deki olayları araştırın. Ayrım yapmayın. Adaletli olun. Herkes kimin ne yaptığını biliyor. Sadece ADALET istiyoruz o kadar…
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. 5 Mart 2023 tarihinde oynanan Bursaspor-Amedspor maçının yangın yerine döneceği de o kadar belliydi ki… Ben bu karşılaşmada yaşanılanların fazla abartıldığını düşünüyorum. Sezonun ilk yarısında Diyarbakır’da oynanan maçta yaşananları ne kadar çabuk unuttunuz. Siz orda çiçek mi attınız da burada atılan şişelere takılıyorsunuz. Yahu 5 yaşındaki çoçuk bile akıl ederdi bu maçın böyle kavga kıyamet geçeceğini. 25 Eylül’de yapılanları görmezden gelip dün akşamın vebalini sadece Bursaspor’a yüklemek de neyin nesi? 2010’dan beri süre gelen bir atışma 6 ay önce iyice alevlenmişken son ateş topunun Bursa’da patlayacağını nasıl ön göremediniz?
Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinde kafası yarılan teknik direktör Şenol Güneş’i, çok değil kısa zaman önce Altay-Göztepe maçında kafasına korner direği yiyen kaleciyi, depremzedelere yardım için düzenlenen Sakaryaspor-Kocaelispor maçında dahi çıkan kavgaları ne çabuk unuttunuz? Ezelden beridir şiddete maruz kalan bir futbol kültürünün içerisindeyken, vatan millet sakarya duygularının ön planda olduğu Bursaspor-Amedspor maçında olacakları da bir zahmet tahmin etseydiniz keşke. Bu maçı yukarda sıraladığın maçlarla nasıl kıyaslarsın? Bunun içine siyaset girdi derseniz de; siyaset ne zaman yoktu ki?
25 Eylül’de Amed tribünlerinde açılan PKK paçavralarından sonra ya da Bursasporlu futbolcuların sahada maruz kaldıkları zihinsel ve fiziksel şiddetten sonra, soyunma odasına gidene kadar çevik kuvvet barikatlarının arasında 17 yaşındaki çocukların korkudan tir tir titremesinden sonra neden bu kadar yaygara koparmadınız? Çünkü 25 Eylül’deki maç yayınlanmadı, 5 Mart’taki yayınladı. Lig’in ilk yarısındaki maçı kulübün sitesinden yarım yamalak yapılan, 2 dakikada bir takılan, çamur gibi görüntüden anladığı kadarıyla izlediler.
Olayları gören olmadı. Dün akşamki maç ise yayıncı kurululuştan yayınlandı ve cümle alem gördü.
O yüzden Bursaspor-Amedspor karşılaşması tam da tahmin edildiği gibi geçti. Bursaspor taraftarı 25 Eylül’de yapılanlara cevap verdi. Yaşanan olaylara bu kadar şaşıran ve tepki gösterenlerin ya futbol tarihiyle uzaktan yakından alakası yoktur ya da algı operasyonundan başka bir amaç gütmüyordur.
Bu işi kökünden kesecek bir hamle gerekiyor. Yoksa o sana sen ona derken böyle sürüp gider… Keskin hamleyi de taraftarın cevap vereceğini ön göremeyen, maçın süt liman geçeceğini düşünen Türkiye Futbol Federasyonu yapacaktı. Şahsi fikrim; TFF, Bursaspor-Amedspor maçını ya Bursa’da seyircisiz ya da seyircili farklı bir şehirde oynatacaktı. Bu kararla birlikte de uzun süre bu iki takımın maçları için seyirci yasağı kararı alınacaktı. Şimdi soruyorum; suçlu sizce Amedspor taraftarı mı?, Bursaspor taraftarı mı? Yoksa Türkiye Futbol Federasyonu’ mu?