Alinur Aktaş'a zor sorular!
14 Kasım 2020 Cumartesi, 22:47
Dünyayı kasıp kavuran
Covid-19 salgınının yasaklı günlerinde, Bursa sokakları oldukça hareketliydi. Büyükşehir Belediyesi, "pandemiyi fırsata çevirdik" sloganıyla şehrin sokaklarına tamı tamına seksen bin ton asfalt döktüğünü duyurmuştu.
Hasılı, biz de sorduk.
BİR: Bir ton asfaltın, her şey (serme, sıkıştırma, yer hazırlama, işçilik vb. gibi) dahil fiyatı kaç liraya mal olmuştur? Bursalılar, verdikleri vergilerin kaç liradan "fırsata" çevrildiğini bilmek isterler ki; zaten şeffaf belediyeciliğin gereği de bu değil midir?
İKİ: Recep Altepe yönetiminde aynı şartlarda ve miktarda asfaltın döküm fiyatı nedir? Varsa aradaki artı-eksi fark ne kadardır ve sebepleri nelerdir?
ÜÇ: En son pazarlık usulüyle verilen asfalt ihalesinin mahkeme tarafından iptal edildiği iddia ediliyor. Bu doğru mudur? Doğruysa gerekçesi nedir?
DÖRT: "Aday olma" denilen Ak Parti İl Başkanı Ayhan Salman'ın, BESAŞ'a fatura kestiği iddiaları bir süre gündemi meşgul etmiş ama ne Salman'dan, ne BESAŞ'tan ne de Büyükşehir Belediyesi'nden konuya ilişkin aydınlatıcı bir açıklama yapılmamıştı. İl Başkanı Salman, BESAŞ'a fatura kesmiş midir? Kestiyse neyi ne kadar satmıştır ve karşılığında toplam ne kadar para almıştır?
"Kestane kebap, acele cevap" diyerek,
Soru faslımızı kapatıp konu faslımıza geçebiliriz. Efendim, "Aday olma" denilen Ayhan Salman'ın yerine yeni il başkanını belirmek üzere Ak Parti teşkilatlarında "temayül" yoklaması yapıldı.
Yapıldı yapılmasına ama,
Bırakın kamuoyunu, parti üyelerini, bırakın oy atanı, ismi yazılanların bile bu oylamanın sonuca bir etkisinin olmadığını, ne il başkanın, ne belediye başkanın, ne milletvekilinin temayül sonuçlarıyla belirlenmediğini, bunun, bir "gaz alma" oyunu olduğunu biliyor.
Fakat, durum ciddi,
Ak Parti'nin artık "temayülcülük" oyunu oynayarak geçirecek zamanı yok. İşte bakın, Ak Partililerin, "temayülcülük" oynadığı saatlerde, İYİ Parti Lideri Meral Akşener de Bursa'daydı ve 2 bin 584 kişiye törenle parti rozeti taktı. Dahası, Kirazlıyayla'da yaşanan çevre sorununa dikkat çekip, "Kirazlıyayla'daki kız kardeşlerimin, ablalarımın ortaya koyduğu direnişi, onların çevre hassasiyetini çok sıkı takip ettiğimizi tekrarlayayım. Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum. Madenciliğe karşı değiliz. Ama 5 müteahhidinize Kirazlıyayla'nın peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz..." diyerek adeta meydan okudu.
Muhtemelen aynı saatlerde,
Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Karaman ve Kars'a canlı bağlanarak partililere seslendi ve "Gecenizi gündüzünüze katarak milletimizin gönlündeki yerimizi güçlendirmenizi bekliyorum" diyordu. Yani, Ak Parti, iç motivasyonunu diri tutma çabası içine girmişken, her gün biraz daha dirilen muhalefet, gerek şehir ve gerekse ülke sorunlarını gündeme getirip, vatandaşın gündemine girmeyi başarıyor. Bu türden her adımın, Ak Parti'yi eksiltirken muhalefeti artırdığı görülmesi/bilinmesi gerekiyor mu?
Gerekiyor, fakat
Görüldüğünden ve bilindiğinden pek emin değilim. En azından görülüp, bilinse bile hakkıyla idrak edilip gereğinin yapılmadığı ortada değil mi? Ne yazık ki; Ayhan Salman, bu acı gerçeğin sağlaması gibi oturdu yıllarca o koltukta.
SON SÖZ:
Bu acı tablo, Genel Merkez'in dikkatini çekmiş olacak ki; "aday olma" dediler. Buna mukabil, giderayak, uzatılan mikrofona konuşan Ayhan Salman, "Ak Parti teşkilatı olarak güzel birlikteliğimiz zaten vardı..." gibi hayli manidar bir cümle kurmuş. Hayır, Başkan! Ak Parti teşkilatı olarak güzel bir birlikteliğiniz yoktu. Eğer, dediğin gibi olsaydı, onlarca ilçe başkanı, teşkilat mensubu Ankara yollarına düşmez, hakkınızda rapor hazırlamaz ve "zinhar istemiyoruz" demezdi. Eğer, dediğiniz gibi olsaydı, 28 Şubat'ta yediği cop yerleri uyuşuk gezen bu fakir seni eleştirmez, ısrarla uyarmak zorunda kalmazdı. Buna, sen inanabilirisin belki ama Ak Parti teşkilatları asla inanmaz. Zaten inanmış olsaydı, sana, "aday olma" denmezdi. Yine, uzatılan mikrofona satır aralarında, "güzel ekiplerimiz de oldu..." demişsin. Doğrusu merak ediyoruz, kimdi o güzel ekipler? Hani, biz, Ak Parti'nin uzağından bile geçmeyen, "o iş bizde"cilerden başka bir ekibe rastlamadık da... Fakat, ayakların suya ermiştir inşallah. Zira o ekip yedi senin başını. Korkarım, bu gidişle senden sonra Alinur Aktaş'ın başını da yiyecekler...
Covid-19 salgınının yasaklı günlerinde, Bursa sokakları oldukça hareketliydi. Büyükşehir Belediyesi, "pandemiyi fırsata çevirdik" sloganıyla şehrin sokaklarına tamı tamına seksen bin ton asfalt döktüğünü duyurmuştu.
Hasılı, biz de sorduk.
BİR: Bir ton asfaltın, her şey (serme, sıkıştırma, yer hazırlama, işçilik vb. gibi) dahil fiyatı kaç liraya mal olmuştur? Bursalılar, verdikleri vergilerin kaç liradan "fırsata" çevrildiğini bilmek isterler ki; zaten şeffaf belediyeciliğin gereği de bu değil midir?
İKİ: Recep Altepe yönetiminde aynı şartlarda ve miktarda asfaltın döküm fiyatı nedir? Varsa aradaki artı-eksi fark ne kadardır ve sebepleri nelerdir?
ÜÇ: En son pazarlık usulüyle verilen asfalt ihalesinin mahkeme tarafından iptal edildiği iddia ediliyor. Bu doğru mudur? Doğruysa gerekçesi nedir?
DÖRT: "Aday olma" denilen Ak Parti İl Başkanı Ayhan Salman'ın, BESAŞ'a fatura kestiği iddiaları bir süre gündemi meşgul etmiş ama ne Salman'dan, ne BESAŞ'tan ne de Büyükşehir Belediyesi'nden konuya ilişkin aydınlatıcı bir açıklama yapılmamıştı. İl Başkanı Salman, BESAŞ'a fatura kesmiş midir? Kestiyse neyi ne kadar satmıştır ve karşılığında toplam ne kadar para almıştır?
"Kestane kebap, acele cevap" diyerek,
Soru faslımızı kapatıp konu faslımıza geçebiliriz. Efendim, "Aday olma" denilen Ayhan Salman'ın yerine yeni il başkanını belirmek üzere Ak Parti teşkilatlarında "temayül" yoklaması yapıldı.
Yapıldı yapılmasına ama,
Bırakın kamuoyunu, parti üyelerini, bırakın oy atanı, ismi yazılanların bile bu oylamanın sonuca bir etkisinin olmadığını, ne il başkanın, ne belediye başkanın, ne milletvekilinin temayül sonuçlarıyla belirlenmediğini, bunun, bir "gaz alma" oyunu olduğunu biliyor.
Fakat, durum ciddi,
Ak Parti'nin artık "temayülcülük" oyunu oynayarak geçirecek zamanı yok. İşte bakın, Ak Partililerin, "temayülcülük" oynadığı saatlerde, İYİ Parti Lideri Meral Akşener de Bursa'daydı ve 2 bin 584 kişiye törenle parti rozeti taktı. Dahası, Kirazlıyayla'da yaşanan çevre sorununa dikkat çekip, "Kirazlıyayla'daki kız kardeşlerimin, ablalarımın ortaya koyduğu direnişi, onların çevre hassasiyetini çok sıkı takip ettiğimizi tekrarlayayım. Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum. Madenciliğe karşı değiliz. Ama 5 müteahhidinize Kirazlıyayla'nın peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz..." diyerek adeta meydan okudu.
Muhtemelen aynı saatlerde,
Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Karaman ve Kars'a canlı bağlanarak partililere seslendi ve "Gecenizi gündüzünüze katarak milletimizin gönlündeki yerimizi güçlendirmenizi bekliyorum" diyordu. Yani, Ak Parti, iç motivasyonunu diri tutma çabası içine girmişken, her gün biraz daha dirilen muhalefet, gerek şehir ve gerekse ülke sorunlarını gündeme getirip, vatandaşın gündemine girmeyi başarıyor. Bu türden her adımın, Ak Parti'yi eksiltirken muhalefeti artırdığı görülmesi/bilinmesi gerekiyor mu?
Gerekiyor, fakat
Görüldüğünden ve bilindiğinden pek emin değilim. En azından görülüp, bilinse bile hakkıyla idrak edilip gereğinin yapılmadığı ortada değil mi? Ne yazık ki; Ayhan Salman, bu acı gerçeğin sağlaması gibi oturdu yıllarca o koltukta.
SON SÖZ:
Bu acı tablo, Genel Merkez'in dikkatini çekmiş olacak ki; "aday olma" dediler. Buna mukabil, giderayak, uzatılan mikrofona konuşan Ayhan Salman, "Ak Parti teşkilatı olarak güzel birlikteliğimiz zaten vardı..." gibi hayli manidar bir cümle kurmuş. Hayır, Başkan! Ak Parti teşkilatı olarak güzel bir birlikteliğiniz yoktu. Eğer, dediğin gibi olsaydı, onlarca ilçe başkanı, teşkilat mensubu Ankara yollarına düşmez, hakkınızda rapor hazırlamaz ve "zinhar istemiyoruz" demezdi. Eğer, dediğiniz gibi olsaydı, 28 Şubat'ta yediği cop yerleri uyuşuk gezen bu fakir seni eleştirmez, ısrarla uyarmak zorunda kalmazdı. Buna, sen inanabilirisin belki ama Ak Parti teşkilatları asla inanmaz. Zaten inanmış olsaydı, sana, "aday olma" denmezdi. Yine, uzatılan mikrofona satır aralarında, "güzel ekiplerimiz de oldu..." demişsin. Doğrusu merak ediyoruz, kimdi o güzel ekipler? Hani, biz, Ak Parti'nin uzağından bile geçmeyen, "o iş bizde"cilerden başka bir ekibe rastlamadık da... Fakat, ayakların suya ermiştir inşallah. Zira o ekip yedi senin başını. Korkarım, bu gidişle senden sonra Alinur Aktaş'ın başını da yiyecekler...
İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vahdettin Köşkü’nde dış politika değerlendirme toplantısına başkanlık etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırıya uğrayan geminin kaptanıyla telefonda görüştü

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü’nden Nijerya’da kaçırılan gemi hakkında açıklama

Dışişleri Nijerya’daki gemi baskınında kaçırılan mürettebatın bulunması için seferber

Bursa'da bugün hava nasıl olacak? (24 Ocak 2021 Pazar)

HDP İlçe Başkanlığı'na gece baskını

Yorum Yapın
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!