Soğuk havalarda saçın düşmanı; bereler
22 Ocak 2021 Cuma , 12:06
Soğuk havalar; kar, kış, soğuk, salgın derken kat kat giyinmekten bir hal olduk…
Kış mevsimi sadece yüz ve eller için değil saçlar içinde yoğun bakım gerektiren bir süreç. Hatta saçlar için ciddi zarar potansiyeli olan bir mevsim…
Bu mevsimin vazgeçilmezi kaşkol ve bereler soğuktan koruyor ama bu anlamda aklınıza gelmeyecek bir zarara da yol açıyor.
Kış aylarında daha yoğun yaşanan saç dökülmesi, elektriklenme ve yağlanma sorunlarının altında masum bereler yatıyor!
Nasıl mı? Sentetik malzemelerden üretilen bereler saç derisinin nefes almasına engel oluyor, sentetik malzemeyle temas sebebiyle elektriklenme ve yağlanmaya sebep oluyor.
Hele ki dar bereler deride kan dolaşımını yavaşlatarak saçların kökten oksijen almasına engel oluyor. Yani soğuktan korunacağız diye olan saçlara oluyor…

Tabii bunun çözümü bere takmamak değil. Zira bere takmamakta soğuk hava, rüzgâr, kirli hava, yağmur gibi etkenlerle saçı yıpratacak. Bu yüzden ideali sentetik olmayan bere tercih etmek.
Tabii, çok sık yıkamakta saç derisinde kurumalara sebep olabilir. Uzmanlar, saçları haftada üç kez yıkamanın ideal seviyede olduğunda hemfikir.
Ayrıca yıkama esnasında çok sıcak su kullanmak veya saç kurutma makinesini çok yüksek sıcaklıkta kullanmakta saçları yıpratan, matlaştıran etkenler arasında. Yıkama sonrası sert kıllı fırçalarla taramamakta saç kırılmalarını önlemek için önemli bir püf noktası.
Kısaca bu mevsim, zaten kuru saça sahip olanların daha da dikkatli olması gereken bir dönem. Günlük bakım rutinlerine belki de fazladan hassasiyet gösterilmesi gerekiyor.
Fakat en doğru bakım yine uzmanların deyimiyle “saçı kökünden beslemek” yani beslenme düzeni. Yeterli su tüketimi, doğru ve biotin, folik asit, protein, demir ve çinko yönünden yeterli beslenme saçlar için çok önemli.
Bu öneriler için artık çok geç, saçlarım havadan ve berelerden yeterince zarar gördü diyorsanız bundan sonrası için yapabilecekleriniz de az değil.
Saçlarınızı kuru saçlara özel şampuanlarla yıkayıp, duş sonrası saç bakım yağları kullanabilirsiniz. Bunun yanı sıra doğal bakım istiyorsanız Hindistan cevizi yağı ve jojoba yağını bir arada kullanarak saçlarınıza bakım yapabilirsiniz.
Bunlar dışındaki en popüler kuru saç bakım maskesi sanıyorum ki sütlü bakım. Süte batırdığınız pamuğu saç derisine yavaş yavaş uygulayıp yaklaşık 1 saat saçınızı açık şekilde bekletin. Sonra güzelce yıkayın. Saç derinizin yumuşadığını ve saçlarınızın canlandığını göreceksiniz.
Tabii bu maskeye alternatif birden fazla mevcut; zeytinyağı maskesi, yumurta akı maskesi de çok tercih edilenler arasında.
Bunlar dışında aşina olduğunuz markaların hazır tek kullanımlık saç bakım maskelerini de alabilirsiniz.
Ama tüm bunlardan daha önemli olan uyarım şu; “bu süreçte yıprandılar bari görüntüsünü değiştireyim” telaşıyla sakın saçlarınıza kimyasal işlemler uygulatmayın! Bu durum saçlarınızda çok uzun süre kötü bir görüntüye sebep olabilir…
Kış mevsimi sadece yüz ve eller için değil saçlar içinde yoğun bakım gerektiren bir süreç. Hatta saçlar için ciddi zarar potansiyeli olan bir mevsim…
Bu mevsimin vazgeçilmezi kaşkol ve bereler soğuktan koruyor ama bu anlamda aklınıza gelmeyecek bir zarara da yol açıyor.
Kış aylarında daha yoğun yaşanan saç dökülmesi, elektriklenme ve yağlanma sorunlarının altında masum bereler yatıyor!
Nasıl mı? Sentetik malzemelerden üretilen bereler saç derisinin nefes almasına engel oluyor, sentetik malzemeyle temas sebebiyle elektriklenme ve yağlanmaya sebep oluyor.
Hele ki dar bereler deride kan dolaşımını yavaşlatarak saçların kökten oksijen almasına engel oluyor. Yani soğuktan korunacağız diye olan saçlara oluyor…

Tabii bunun çözümü bere takmamak değil. Zira bere takmamakta soğuk hava, rüzgâr, kirli hava, yağmur gibi etkenlerle saçı yıpratacak. Bu yüzden ideali sentetik olmayan bere tercih etmek.
Tabii, çok sık yıkamakta saç derisinde kurumalara sebep olabilir. Uzmanlar, saçları haftada üç kez yıkamanın ideal seviyede olduğunda hemfikir.
Ayrıca yıkama esnasında çok sıcak su kullanmak veya saç kurutma makinesini çok yüksek sıcaklıkta kullanmakta saçları yıpratan, matlaştıran etkenler arasında. Yıkama sonrası sert kıllı fırçalarla taramamakta saç kırılmalarını önlemek için önemli bir püf noktası.
Kısaca bu mevsim, zaten kuru saça sahip olanların daha da dikkatli olması gereken bir dönem. Günlük bakım rutinlerine belki de fazladan hassasiyet gösterilmesi gerekiyor.
Fakat en doğru bakım yine uzmanların deyimiyle “saçı kökünden beslemek” yani beslenme düzeni. Yeterli su tüketimi, doğru ve biotin, folik asit, protein, demir ve çinko yönünden yeterli beslenme saçlar için çok önemli.
Bu öneriler için artık çok geç, saçlarım havadan ve berelerden yeterince zarar gördü diyorsanız bundan sonrası için yapabilecekleriniz de az değil.
Saçlarınızı kuru saçlara özel şampuanlarla yıkayıp, duş sonrası saç bakım yağları kullanabilirsiniz. Bunun yanı sıra doğal bakım istiyorsanız Hindistan cevizi yağı ve jojoba yağını bir arada kullanarak saçlarınıza bakım yapabilirsiniz.
Bunlar dışındaki en popüler kuru saç bakım maskesi sanıyorum ki sütlü bakım. Süte batırdığınız pamuğu saç derisine yavaş yavaş uygulayıp yaklaşık 1 saat saçınızı açık şekilde bekletin. Sonra güzelce yıkayın. Saç derinizin yumuşadığını ve saçlarınızın canlandığını göreceksiniz.
Tabii bu maskeye alternatif birden fazla mevcut; zeytinyağı maskesi, yumurta akı maskesi de çok tercih edilenler arasında.
Bunlar dışında aşina olduğunuz markaların hazır tek kullanımlık saç bakım maskelerini de alabilirsiniz.
Ama tüm bunlardan daha önemli olan uyarım şu; “bu süreçte yıprandılar bari görüntüsünü değiştireyim” telaşıyla sakın saçlarınıza kimyasal işlemler uygulatmayın! Bu durum saçlarınızda çok uzun süre kötü bir görüntüye sebep olabilir…
İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler

19 Mayıs coşkusu Osmangazi’de zirve yapacak!

Aydın'dan İnegöl'e şampiyonluk

Twitter Üst Yöneticisi Agrawal, şirketin spam hesaplarıyla mücadelesini savundu

Silahlı kavgada 3 kişi yaralandı

Ukrayna: Azovstal'dan 53’ü ağır yaralı 264 asker tahliye edildi

Yorum Yapın
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!