Hukuk öğrencisinin çığlığı
15 Nisan 2022 Cuma , 13:59
Millet İttifakı, önce DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile bir gün sonrasın da ise İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Bursa’daydı.
Önce dolaştılar.
Sonra iftarda partilileriyle bir araya geldiler.
DEVA yeni bir parti.
Geniş kitlelere ulaşması kolay değil.
Ancak, verdikleri görüntü kararlılıklarını gösteriyor.
Akşener’in İYİ Partisi ise yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Sıçrama anını geride bıraktılar.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2018 genel seçimleri öncesinde 15 milletvekilini İYİ Parti’ye göndererek seçime girmesini sağlamasıyla birlikte Parlamento’nun sürekli partilerinden birisi olmalarının yolu açılmış oldu.
CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti ile kurulan Millet İttifakı’nın 2018’den bu yana sürdürdüğü birlikteliğin önüne çıkabilecek cumhurbaşkanı adayı ile ilgili Akşener’in cumhurbaşkanı adayı olmayacağını, hedefinin Başbakanlık olduğunu ilan etmesi önemliydi.
Akşener, bu açıklamasıyla Millet İttifakı’nın temel hedefinin parlamenter sisteme dönüş olduğunu net olarak ortaya koyarken, Millet İttifakı’na dönük yıpratılma operasyonlarına da fren koymuş oldu.
İttifakın iki büyük partisi olarak çerçeveyi altı partiye çıkararak 13. cumhurbaşkanının Millet İttifakı’ndan çıkacağını inançlı bir şekilde söylemeye devam etmesi de bu kararlığın bir göstergesi.
Akşener, aynı kararlı tutum ve tavrı Bursa’daki ziyaretlerinde de sürdürdü.
Genel başkanların halkla iç içe olduğu program tercihlerini sürdüren Millet İttifakı partilerinin bu yaklaşımı vatandaşın içinde bulunduğu durumun gözler önüne serilmesine de imkân tanıyor.
Akşener’in Bursa ziyaretinin ilk durağı olan İnegöl’den yansıyan bir görüntü var.
Genç bir avukat adayı Akşener’e parlamenter sistemi geri getirin diye yalvarıyor adeta…
“Savcı olmak istiyorum ama maalesef AK Partili değilim” diyor.
Akşener bu yakarmayı kendi Twitter hesabından “Savcı olmak istiyorum; ama AK Partili değilim” başlığıyla kamuoyuna duyurdu.
Altına da şu notu düşmüş:
“Bir hukuk öğrencisine bu cümleyi kurduran acımasız ve ucube bir sistemin içerisinde boğuluyoruz.
İnsanlarımızın hayallerinin ardındaki “ama”ları kaldırmaya geliyoruz.”
İYİ Parti Akşener’e duygularını döken İnegöllü bu genç kızın daha derin bir hikâyesi var.
Üç kardeş.
Sadece anneleri bakıyor.
Hepşen Aydın hukuk fakültesi öğrencisi.
Umudu okulu bitirip savcı olmak ama mevcut sistemde bunun olmayacağını düşünüyor.
Annesi Vahide Aydın ise üç çocuğunun okuyabilmesi için tek başına mücadele ediyor.
2020 yılı Anneler Günü’nde bu vefakâr anneyi CHP İnegöl İlçe Başkanlığı “Yılın annesi” seçmişti.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun da katıldığı sade bir tören söz konusuydu.
Vahide Anne, yılların sırtına yüklediği yorgunluğu her haliyle belli ediyordu.
Böyle bir günde yılın annesi seçilmesinin yarattığı tebessüm bile yorgunluğunu gizlemeye yetmiyordu.
Mücadele azmiyle çocuklarını okutmaya çalışan Vahide Anne’nin kızı hukuk öğrencisi Hepşen, vefakâr bir annenin hakkını ödeyebilmek için var gücüyle çalışıp önce avukat, sonra da savcı olmak istiyor.
Ama sistemi önündü büyük bir engel olarak görüyor.
Önce dolaştılar.
Sonra iftarda partilileriyle bir araya geldiler.
DEVA yeni bir parti.
Geniş kitlelere ulaşması kolay değil.
Ancak, verdikleri görüntü kararlılıklarını gösteriyor.
Akşener’in İYİ Partisi ise yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Sıçrama anını geride bıraktılar.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2018 genel seçimleri öncesinde 15 milletvekilini İYİ Parti’ye göndererek seçime girmesini sağlamasıyla birlikte Parlamento’nun sürekli partilerinden birisi olmalarının yolu açılmış oldu.
CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti ile kurulan Millet İttifakı’nın 2018’den bu yana sürdürdüğü birlikteliğin önüne çıkabilecek cumhurbaşkanı adayı ile ilgili Akşener’in cumhurbaşkanı adayı olmayacağını, hedefinin Başbakanlık olduğunu ilan etmesi önemliydi.
Akşener, bu açıklamasıyla Millet İttifakı’nın temel hedefinin parlamenter sisteme dönüş olduğunu net olarak ortaya koyarken, Millet İttifakı’na dönük yıpratılma operasyonlarına da fren koymuş oldu.
İttifakın iki büyük partisi olarak çerçeveyi altı partiye çıkararak 13. cumhurbaşkanının Millet İttifakı’ndan çıkacağını inançlı bir şekilde söylemeye devam etmesi de bu kararlığın bir göstergesi.
Akşener, aynı kararlı tutum ve tavrı Bursa’daki ziyaretlerinde de sürdürdü.
Genel başkanların halkla iç içe olduğu program tercihlerini sürdüren Millet İttifakı partilerinin bu yaklaşımı vatandaşın içinde bulunduğu durumun gözler önüne serilmesine de imkân tanıyor.
Akşener’in Bursa ziyaretinin ilk durağı olan İnegöl’den yansıyan bir görüntü var.
Genç bir avukat adayı Akşener’e parlamenter sistemi geri getirin diye yalvarıyor adeta…
“Savcı olmak istiyorum ama maalesef AK Partili değilim” diyor.
Akşener bu yakarmayı kendi Twitter hesabından “Savcı olmak istiyorum; ama AK Partili değilim” başlığıyla kamuoyuna duyurdu.
Altına da şu notu düşmüş:
“Bir hukuk öğrencisine bu cümleyi kurduran acımasız ve ucube bir sistemin içerisinde boğuluyoruz.
İnsanlarımızın hayallerinin ardındaki “ama”ları kaldırmaya geliyoruz.”
"Savcı olmak istiyorum; ama Ak Partili değilim."
— Meral Akşener (@meral_aksener) April 14, 2022
Bir hukuk öğrencisine bu cümleyi kurduran acımasız ve ucube bir sistemin içerisinde boğuluyoruz.
İnsanlarımızın hayallerinin ardındaki "ama"ları kaldırmaya geliyoruz... pic.twitter.com/ksDNIQZfOU
İYİ Parti Akşener’e duygularını döken İnegöllü bu genç kızın daha derin bir hikâyesi var.
Üç kardeş.
Sadece anneleri bakıyor.
Hepşen Aydın hukuk fakültesi öğrencisi.
Umudu okulu bitirip savcı olmak ama mevcut sistemde bunun olmayacağını düşünüyor.
Annesi Vahide Aydın ise üç çocuğunun okuyabilmesi için tek başına mücadele ediyor.
2020 yılı Anneler Günü’nde bu vefakâr anneyi CHP İnegöl İlçe Başkanlığı “Yılın annesi” seçmişti.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun da katıldığı sade bir tören söz konusuydu.
Vahide Anne, yılların sırtına yüklediği yorgunluğu her haliyle belli ediyordu.
Böyle bir günde yılın annesi seçilmesinin yarattığı tebessüm bile yorgunluğunu gizlemeye yetmiyordu.
Mücadele azmiyle çocuklarını okutmaya çalışan Vahide Anne’nin kızı hukuk öğrencisi Hepşen, vefakâr bir annenin hakkını ödeyebilmek için var gücüyle çalışıp önce avukat, sonra da savcı olmak istiyor.
Ama sistemi önündü büyük bir engel olarak görüyor.
İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler
Yorum Yapın
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!