0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Haber: Ebru Taşdemir
Kamera: Fırat Yıldırım

CHP Bursa İl Başkanı Adayı Gürhan Akdoğan enbursa.com Genel Yayın Yönetmeni Cennet Cankılıç’ı ziyaret etti. İl Başkanlığına neden aday olduğunu ve göreve geldiği takdirde yapacağı çalışmaları anlatan Akdoğan’a Eski İl Gençlik Kolları Başkanı Sezgin Tıkıl, Parti içi Eğitmeni Ali Ekber Can, Eski Osmangazi İlçe Yöneticisi Sercan Akderin, Ali Küçüksarı, Osmangazi İlçe Gençlik Kolları Başkanı Selin Aydın ve Eski Kadın Kolları Sekreteri Aylin Yılmaz eşlik etti.

“BU KENTE VE BU ÜLKEYE BORCUMUZ VAR”

Bu kente ve bu ülkeye karşı bizim yurttaş olarak bir borcu olduğunu dile getiren Gürhan Akdoğan, “Bu ülke bizi eğitti, okuttu, kaynaklarını bize ayırdı. Kenara çekilelim, oturalım gibi bir şeyi hiçbir zaman yapmadık, yapamadık. Ta öğrenci hareketlerinden başlayan o süreçten beri hep bu ülke için bir şeyler düşündük. Bugün de aynı şeyler geçerli” dedi.

“CHP’NİN YERELDE VE GELENDE BAŞARISINDAN SÖZ ETMEK MÜMKÜN DEĞİL”

“Dolayısıyla daha yaşanabilir bir dünya, daha yaşanabilir bir kent olmasının dışında tam tersi bir forma dönüştük” diyen Akdoğan, “Bu forma dönüşmede de tabii ki siyasi partilerin çok önemli işlevi var. Meslek odalarında, sivil toplum örgütlerinde, Atatürk Düşünce Derneği gibi derneklerde birçok işler yapılıyor ama siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarının siyasallaştığı sürece, orada iyi bir üretim olduğu sürece daha iyi bir kent, daha iyi bir ülke, daha iyi bir dünya yaratabiliriz. Böyle bir süreçte de Cumhuriyet Halk Partisi’ne aidiyet duygumuz, sorumluluk duygumuz çok fazla. Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok daha başarılı olması ve cumhuriyeti kuran bir parti olmasının ötesinde bu temel değerlerini dünyayı, çevreyi, insanı, kadını, çocuğu koruyacak bir programa da sahip parti olarak buna katkı koyulması gerektiğini düşünüyoruz. Bugün geldiğimiz nokta Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarısından söz etmek mümkün değil. Yani yerelde de genelde de. Dolayısıyla onu da daha başarılı kılmak için yola çıktık. Cumhuriyet Halk Partisi’nde yeni bir yönetim anlayışının oluşmasını noktasında bir talep var. Bir organizasyon var. Talebin ötesinde de çok ciddi artık ses getiren bir değişim süreci bulunuyor. Değişime katkıda bulunmak ki benim uzun yıllardır partide bu değişimin yaşanmasına yönelik bir anlayışım var” diye konuştu.

“GÜÇLÜ BİR ÖRGÜT ORGANİZE ETMEK İÇİN YOLA ÇIKTIK”

Akdoğan, “Yine kentle ilgili düşünmeye, partiyle ilgili düşünmeye, gördüğümüz yanlışları ifade etmeye, gördüğümüz doğruları da sahiplenmeye gayret ettik. Ama bunun dışında kalarak, yani sadece söyleyerek, eylemsellik sorumluluğu almadan yürütmenin çok doğru olmadığını düşündük. Dolayısıyla hani derler ya başımızda, gövdemizde, her şeyimizde bu sorumluluğun altına girilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu sorumluluğu üstlendiğimizde de Bursa’da çok güçlü bir Cumhuriyet Halk Partisi, güçlü bir örgüt yapısı, güçlü bir muhalefeti göreceğiz. Biz yaşama muhalifiz. Yani insanoğlunun yaşama muhalif olması lazım ki daha iyi bir yaşam olsun. Özgün bir yarışma sağlasın. Daha iyi bir çevre oluştursun. Yoksa mükemmeli aramazsak o muhalif yapımızdan vazgeçersek, yeniliği bulamayız. Dolayısıyla bu muhalif yapıyı oluşturacak güçlü bir örgüt organize etmek için yola çıktık” şeklinde konuştu.

“EMEK, ÖZGÜRLÜK, EŞİTLİK GİBİ DEĞERLERİ MUTLAKA VE MUTLAKA GÖZETECEĞİZ”

Tamamen modern yönetim tekniklerini kullanarak ciddi bir stratejik planlama, önderlik edecek liderlik formasyonu, süreçler ve kaynakların etkin kullanımı ve işin sonucunda başarılı yerel yönetimler oluşması ve iktidar olmak gibi girdi ve çıktıları göreceklerini ifade eden Akdoğan, “Bu girdileri uygulamadan, bu çıktıları yerine koymak, o çıktıları alabilmek mümkün değil. Bunu yaşama geçireceğiz. Bunu yaparken de sivil toplum örgütleri, meslek odaları, sendikalar ve basınla olan koordinasyonumuz kilit rol oynayacak.Geçmişte yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır falan demiyorum. Meslek odaları döneminde de yaptık. Yaptığımız işleri daha önce olduğu gibi etik değerler üzerine kuracağız. Bizim partimizi kuran kurucu değerimiz Mustafa Kemal Atatürk, bu cumhuriyetin hamurunu ahlak ve mayasını bu tatlılardan kurdu. Kemalist devrimciler ahlak üzerine kurdular cumhuriyeti. Ve temel değerleri mevcut. O altı ok ilkeleri vazgeçilmez unsurumuzdur. Kapsamlı sahipleneceğimiz sosyal demokrasinin evrensel değerleri, emek, özgürlük, eşitlik gibi değerleri mutlaka ve mutlaka gözeteceğiz. Demokrasi anlayışımızı geliştirerek, adalet ve hukukun üstünlüğü kavramlarını çok baskın bir modelle topluma dayatacağız” diye belirtti.

“SİYASİ, SOSYOLOJİK, PSİKOLOJİK BÜTÜN BİRİKİMLERİMİZİ PARTİ ÖRGÜTÜNE ADAYACAĞIZ”

Antiemperyalist anlayışla devrimci, sol gelenekten gelen biri olduğuna dikkat çeken Akdoğan, “68 kuşağı altıncı filoyu denize döktü. Şimdi baktığımda neredeyse en sağdan en sola herkes antiemperyalist oldu. Ne kadar güzel bir şey. Herkes ABD’nin bu ülke üzerindeki dayatmalarına karşı çıktı. Antiemperyalistlik sadece ABD, emperyalizmine karşı değil Batı emperyalizmine yani Avrupa Birliği emperyalizmine de karşı duruştur. Tam bağımsızlık siyasi, sosyolojik, psikolojik bütün birikimlerimizi parti örgütüne adayacağız. Ve benim çok büyük bir inancım var, bunu yaratabiliriz. Yarattıktan sonra da genç ve kadın ağırlıklı olmak üzere bir ekibe devredip çekileceğiz. Muhalif yapımızı yaşam sonlanıncaya kadar devam edeceğiz. Böyle bir parti örgütlemeye adayız. Esas olan o. Değişim süreci zaten bizim anlayışımızın en önemli parçası. Kendimiz de değişeceğiz. Biz de değiştireceğiz. Yani biz de devam etmeyeceğiz. Beş yıl orada kalayım, on yıl daha buraya kalayım, şu delegeleri ayarlayayım falan olmayacak. Bizim dönemimizde ön seçimsiz iş olmayacak. Bizim dönemimizde özellikle mahalle temsilcilerini biz atamayacağız. Hiçbir ilçe atamayacağız. Bunu sağlayacağız. Özgürce, hiçbir şey dayatmadan onun delegesi, bunun delegesi demeden hareket edeceğiz. Çarşaf listeyle delegeler belirlenecek” ifadelerini kullandı.

“BEN ÖRGÜTÜN ADAYIYIM”

25 yıl sonra 2008 yılında mahallelere delege sandıklarını koyan il başkanı olduğunu hatırlatan Akdoğan, “2007’den itibaren Cumhuriyet Halk Partisi özellikle Bursa’da kurumsallaşmayı öğrenmeye başladı. Hatta ciddi bir tüzük değişikliği var. Bu dönem çok iyi liste yapılsaydı bütün Türkiye’yi değiştirebilirdik. Bütün savaşlar, bütün başarılar stratejiyle kazanılıyor. Doğru strateji, doğru planlama ve etkin sonuçlar. Bursa’da tehditlerimiz neler, fırsatlarımız neler? Ben örgütün adayıyım. Biz bu örgütü iyileştirmek için hareket edeceğiz. Örgütü onarma dediğimiz şey bu. Yeni yaklaşımlar, yeni felsefeler ortaya koyacağız. Örgüte buradan sesleniyorum. Kamuoyuna da sesleniyorum. Biz seçilirsek bunları yaparız. Bu birikimi buraya koyarız. Bu kadar basit” dedi.

“32 BİN ÜYEYİ 50 BİN ÜYE YAPMAZSAK BİZ KENDİMİZİ BAŞARISIZ ZANNEDERİZ”

ADD’de başkanlığa seçildikten sonra geçen 4 aydaki yaptıklarını anlatan Akdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
“ADD’de dört ayda 652 üyeyi 950’ye yükselttik. Yüzde elli arttırdık. Cumhuriyet Halk Partisi’ne yapamaz mıyız biz bunu? 32 bin üye var. Burada söylüyorum. 50 bin üye yapmazsak biz kendimizi başarısız zannederiz. Bir strateji olarak koyacağız, diyeceğiz ki ‘Yeni bir dünya yapacağız’ diyeceğiz. Nitelikli üye yapmak için faaliyet olacak. Hareket olabilir. Partinin programını, tüzüğünü benimsemiş, Altı ok ilkelerinin demokrasinin temel değeri olduğunu özümseyen herkes üye olabilir. ‘Onu üye yapmayayım beni seçmez’ durumu yok.”