0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Önceki akşamdan beri Türkiye yeni parti kuracağı iddia edilen, ama son bir yıldır hiçbir yerde görülmeyen, hiçbir basın mensubuna ve siyasetçiye konuşmayan ve hiçbir harekette bulunmayan tam bir sır küpüne bürünen Ali Babacan‘ın TV programındaki açıklamalarını konuşuyor.

İlk defa Habertürk‘te Fatih Altaylı‘nın “Teke Tek” programına katılan Babacan, merak edilen yeni oluşumları ve ülkenin içinde bulunduğu pek çok iç ve dış sorun hakkında ön bilgilendirmede bulunarak gündemi alt üst etti.

Herkesi ekranlara kilitleyen programı ben de sonuna kadar elimde kağıt kalem izledim.

Altını önemle çizdiğim başlıklar şunlar oldu:

Ali Babacan, AK Parti’den ayrılış sebebini, AK Parti’nin kuruluş felsefesinden sapmasına bağladı. Bu kopmanın 2008’de kendini göstermeye başladığını, 2013’te de bariz bir şekilde görüldüğünü söyledi.

Parti kurma çalışmalarında 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kendilerine destek verdiğini, ama kesinlikle bir genel başkan ya da Cumhurbaşkanı olma gibi bir beklentisinin olmadığını baştan konuştuklarını ve “Partinin genel başkanı kim ise o cumhurbaşkanı adayıdır. Sayın Gül kurulacak olan partimizin genel başkanı olmayacak” dedi.

Partisinin isminin ve logosunun henüz belirlenmediğini ve Aralık ayının son haftasına doğru kuruluşunun resmen tamamlanacağını söyledi.

Ön planda olan isimlerle, süreçte görüştükleri hiç kimseye kurucular kurulunda yer alma veya il başkanı olma gibi bir söz verilmediğini söylerken, “Tabii yapılanmada gençler ile kadınlar ağırlıklı olacak” dedi.

Partinin sağ ya da solda değil, merkezde konumlanacağını, geniş kitleleri kucaklayacağını, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkese kapılarının açık olduğunu, hiçbir mezhep, din, dil ve ırk ayrımı ile sağcı-solcu ayrımı yapılmayacağını da söyledi.

Son dönemde ekonominin kötü yönetildiğini ve sürecin devam etmesi halinde 2 yıl sonra Türkiye’yi daha zor günlerin beklediğini söyledi.

Partisinin “önce insan” ilkesini benimseyeceğini, kuruluş felsefesini insan hakları, adalet, eşitlik, hukuk, özgürlük, demokrasi ve ekonomik kalkınma oluşturacağını söyledi.
İlk değerlendirmelerime gelince;

Bakanlık yaptığı dönemlerde dahi çok fazla TV ekranlarında görmeye alışık olmadığımız Babacan, bu programa iyi hazırlanmış. Gayet sakin, mütevazi ve samimi bir profil çizdi. Siyasi eleştirilerden özellikle kaçındı. Günlük siyasi kavgalara girmeyeceklerini belirtti. Avrupa ve dünyada hızla yayılan genç lider akımında Türkiye’nin yeni döneminin genç lideri görünümünü vermeye çalıştı.

FETÖ konusunda “Darbeye karışanlarla karışmayanların ayrışması gerekir” derken, terör konusunda da fazla açıklama yapmaması dikkat çekti. İktidar için “Korku siyaseti üretiyor” derken, dış siyasette Altaylı’nın sorduğu pek çok soruyu geçiştirdi. Ali Babacan’ın mevcut yeni sistemde Meclis’in işlevselliğini yitirdiğini belirtmesi, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geri dönülmesi taraftarı olduğu izlenimini doğurdu.

BURSA’NIN 1 NUMARASI MEDYAMIZI ZİYARET ETTİ

AK Parti iktidarının en uzun soluklu bakanlarından Faruk Çelik, gerek grup başkan vekilliği, gerek bakanlık yaptığı dönemlerde, gerekse sade milletvekilliğinde hem ülke siyasetinde hem de yerel siyasette hep önde oldu. Bir dönem onun Bursa’daki siyasi ağırlığı üzerine komplolar bile üretildi.

Şimdi aktif siyasetin dışında olmasına rağmen hala Bursa’nın en etkili, siyaseten en ağır ve öncelikli ismi durumunda. Kapısını aşındıranların sayısı milletvekillerini arayanlardan kat be kat fazla.

Kendisi dün Bursa’nın yeni yenil medyası enBursa.com’u ziyaret ederek, bizlere hayırlı olsun dileğinde bulundu. Genç patronumuz Emin Adanur’un ev sahipliğinde medyamızı gezerek bilgi alan Faruk Çelik, artık teknolojik gelişimin sınırları kaldırdığını, medyanın da bu gelişimden hem olumlu hem de olumsuz etkilenerek, yazılı mecradan dijitale doğru evrildiğini söyledi ve “Bursa adına böylesine önemli bir çıkış yaptığınız için sizi tebrik ediyorum” dedi.