O yazıyı herkes milletin kalbine yazamaz

Yayın: 31.10.2023 21:16 - Güncelleme: 02.11.2023 10:38

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Tuhaf oldu.

Ama oldu.

Neredeyse herkesin uyumaya başladığı saatlerde okulların bir gün tatil edildiği duyuruldu.

Bu tip haberleri genelde Milli Eğitim Bakanı verirdi.

Ama bu kez haber Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi.

Gün içinde bu açıklanma yapılmış olsaydı, çocuklar sabahın erken saatinde kalkıp okula gitmek için yola çıkma telaşı yaşamazlardı.

Dedik ya tuhaf oldu ama oldu.

100 yılı geride bıraktığımız 29 Ekim’de ülkemizin her yerinde birbirinden farklı kutlamalar oldu.

Kimilerini duyduk, kimilerini duymadık.

İçten, yani kalpten olmayan bazı göstermelik kutlamaları bir tarafa bırakırsak, ülkemiz insanı 100 yıllık bir Cumhuriyet’e sahip olmanın gururunu yaşadı.

Büyük Atatürk’e olan inancını tazeledi.

Anıtkabir’in ahengine uymayan, geleneğine yakışmayan bir takım tezahüratlar yapılmasına üzülen, içerleyenler rahat olsunlar.

Zorla güzellik olmaz.

Büyüklük, liderlik insanların kalplerinde yazılıdır.

O yazıyı herkes milletin kalbine nakşedemez.

Bilimde, sanatta, ekonomide ilerlemiş bir Türkiye’yi geleceğe taşımak Atatürk ve ona inanan insanlara en büyük borcumuzdur.

Hedefimizi “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesi doğrultusunda erdemli ve çalışkan bir gençlik üzerine yoğunlaştırarak yolumuza devam etmeliyiz.

Teknoloji bu hızla devam ettiği sürece artık kimse kimseyi kandıramaz hale gelecektir.

Hani derler ya, “Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi kötü bir huyu var” diye…

Rahat olun.

Her alanda daha iyi olmak için mücadele edin.

Başarı, çekicidir.

Büyüleyicidir.

İlhan vericidir.

Büyük Atatürk ve ona inananların kurduğu bu cumhuriyet nice yüzyıllar görmeye devam edecek.

Kim ne yaparsa yapsın, bu gerçeğin değişmesi zor.

İnsanın kalbine dokunan, içini ısıtan birçok etkinlikle kutlanan Cumhuriyet Bayramımız için özel bir parantezi de Emine Örnek Okulları için açmak isterim.

Emine Örnekli öğrenciler, al bayrağa bürünmüş kıyafetleriyle Bademli’de caddeler arasını yürüyüş yapıp, Cumhuriyetimizin 100. yıl kutlamalarını farklı bir boyuta taşımışlar.

Bu güzel sahneyi gören birçok kişi, önce ne olduğunu anlamaya çalışmış, sonrasında da yapılan bu anlamlı yürüyüşü alkışlamışlar.

Bizim ilkokul çağlarımızda da kutlamalar böyle başlardı.

Okulda sabah buluşur, öğretmenlerimiz başta yürüyüş koluyla bütün mahalleyi marşlar eşliğinde dolaştıktan sonra okula geri dönerdik.

Biz döndüğümüzde okul bahçesi aileler tarafından çoktan doldurulmuş olurdu.

Kalabalık, coşkulu törenler gerçekleşirdi.

Resmi bayramlar bayram gibi kutlanırdı.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ