Yüzüncü yıla girerken…

Yayın: 28.10.2022 19:15 - Güncelleme: 29.10.2022 18:48

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Herkes özgürlüğü için yaşar.

Özgürlüğü besleyen fırsat eşitliğidir.

Şartlar eşit değilse, özgürlüğe giden yolda büyük bir engel var demektir.

Aşamazsınız.

Kalırsınız.

Yeriniz gerilerde olur.

99’uncu yılını geride bıraktığımız Cumhuriyetimizi kurup bize teslim eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının amacı Anadolu’da yaşayan insanların kendi gelecekleriyle ilgili kararları verirken, söz hakkına da sahip olmalarıydı.

Bunu başardılar.

Hatta…

Bugün, Büyük Atatürk’e hareketler edecek kadar ileriye gidenler, O’nun sayesinde bu özgürlüğe sahip olduklarını bile göremeyecek kadar körken, O’nun devrimlerinin bir parçası olarak söz söylemeye, oy vermeye, seçme ve seçilmeye devam ediyorlar.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yaşadığı süreçte kul olmaktan öteye hiçbir zaman geçememiş Anadolu insanın bireyleşme sürecine katkı koyabilmek için çıkardığı kanunlarla Cumhuriyetin temellerini güçlendirmeye çalışırken, bir yandan da ekonomik özgürlüğünü perçinleme çabası içindeydi.

Atatürk döneminde kurulan fabrikalar sayesinde bugün sanayi belli bir noktalara gelirken, kötü yönetimler nedeniyle batma noktasına gelen devlet maliyesini ayakta tutmaya çalışanlar O’nun döneminde kurulan tesisleri satarak iktidarlarını sürdürebildiler.

Cumhuriyeti anlamak için…

Atatürk’ü anlamak için…

Dünyayı anlamak için…

Okulların da çok ötesinde okumak gerekiyor.

Osmanlı’nın içinden geçtiği dönemlerde genç bir subay olan Mustafa Kemal, daha o dönemlerde yaşananları görüyor, neler yapılması gerektiği konusunda notlar alıyordu.

Çok okuyan…

Farklı görüşleri dinlemeyi seven Mustafa Kemal, Anadolu işgal edilmeye başlandığında o dönemlerde aldığı notları hayata geçirmek için Milli Mücadele’nin fitilini ateşlerken, aklında kurulacak devletin yönetimi çoktan hazırdı.

Cumhuriyet, bir gecenin değil, uzun, meşakkatli zamanlarda alınmış notların Kurtuluş Savaşı’yla perçinlenmesinin bir sonucu olarak Anadolu insanına sunuldu.

99 yılını geride bıraktığımız Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında gönül istiyor ki bu coğrafyada yaşayan 85 milyon insan kendisi için değil, bizler için Cumhuriyeti kurup emanet eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlar, ne yapmak istediğini kavrar, bütün gücünü bilime yönlendirir.

Bizlerle birlikte yaşayan Türkiye’nin en önemli tarihçilerinden Prof. Dr İlber Ortaylı, “Biz çocuklarımıza fırsat eşitliği veremedik, veremiyoruz.

‘Dağdaki çoban şu bölümü birincilikle kazandı’ diye ara sıra haberler çıkar.

İşte o saf yetenektir ve emin olun sayısı duyup okuduklarınızdan daha fazladır.

Ama keşfedilememiş, değerlendirilememiş ve yönlendirilememişlerdir” der.

Bugün içinde yaşadığımız bu güzel ülkeyi bize bırakan Büyük Atatürk ve arkadaşlarının Cumhuriyet’i kurma amacı İlber Hoca’nın hayıflandığı fırsat eşitliğini sağlayabilmekti.

Maalesef Cumhuriyetin ilk döneminde atılan adımlar sonrasında gerektiği gibi sürdürülemedi.

Eğitim arka bahçe olarak görüldü, çocuklar bilimden uzak, hatta okullardan uzak kalacak uygulamalarla heba edilir noktaya getirildi.

Çok daha iyi olabiliriz.

Yeter ki…

100. yılına girdiğimiz Cumhuriyetimizin temel değerlerini anlayıp, birlik içinde yol almasını bilelim.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ