Millet’ten Cumhur’a çalım…

Yayın: 28.09.2021 12:11 - Güncelleme: 28.09.2021 12:11

BEĞENDİM

ABONE OL

News

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in hamlesi ezber bozdu sanki…

Cumhurbaşkanı adayı olmadığını açıkladı.

Parlamenter sistemde başbakanlığa aday olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da “Ben adayım” demiyor.

Demesini gerektiren bir durum da yok.

Seçimin tarihi belli.

2023.

Bahçeli’nin, MHP’nin adayının 2023’de Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu açıklamasıyla Millet İttifakı’nı oluşturan partileri de aday açıklamaya zorlama çabaları Akşener’in bu çıkışıyla alabora oldu denilebilir.

Milli İttifakı içinde yer alan partilerin bugüne kadar üzerinde durduğu temel konu güçlendirilmiş parlamenter sistem.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’yi felakete sürüklediğini savunuyorlar.

Pazardaki yangına…

Esnafın çaresizliğine…

Çiftçinin topraktan uzaklaşmasına vurgu yaparken Türkiye’ye zenginlik getireceği söylenen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin gelir dağılımında adaleti sağlamadığını, mutluluk değil, fakirlik kaynağı haline geldiğini ifade ediyorlar.

CHP, İYİ Parti, Saadet, Gelecek, Demokrat ve DEVA partilerinin hukuk işlerinden sorumlu genel başkan yardımcılarının ilkini Ankara’da, ikincisi İstanbul’da gerçekleştirdiği toplantılardan yansıyan bilgiler…

Muhalefet bloğunun Cumhur İttifakı’nın salvolarıyla sarsılmayacak kadar güçlü bir birliktelik içine girdiklerini, söylem birliği oluşturduklarını gösteriyor.

Bu sistemin yerine oturmadığını AK Parti içinden de söyleyenler var.

Açıkça konuşamıyorlar.

Çünkü, mevcut sistem içinde buna cesaret edecek gücü kendilerinde bulamıyorlar.

Ak Parti’nin MHP ile işbirliğinden kazançlı olmadığını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin tahmin ettikleri gibi bir noktaya varmadığını dile getiriyorlar.

Ak Parti ve MHP cephesinin Millet İttifakı’nı aday açıklamaya zorlamasının temelinde sarsılan pozisyonları var elbette.

Gündem değiştirme, ekonomik sancıları yeni tartışmalarla geri plana itme yaklaşımı şu ana kadar sonuç vermedi.

Meral Akşener’in “Ben Başbakanlığa adayım” çıkışıyla Cumhur İttifakı’nın CHP ile İYİ Parti arasında aday üzerinden bir çatışma ortamı yaratma arayışına da nokta koymuş oldu.

Kaldı ki…

Bu noktada şu sözün altını çizmekte yarar var.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Musavat Dervişoğlu, katıldığı bir televizyon programında Cumhur İttifakı’nı savunanların Millet İttifakı’nın adayını açıklaması yönündeki korosal çıkışlarına nokta koyacak bir cümle kurdu.

“Erdoğan’a rakibini seçtirmeyeceğiz” dedi.

Akşener’in “Başbakanlığa adayım” sözlerinden sonra Twitter üzerinden paylaştığı şu sözünü de buraya ekleyelim.

“Bazıları için “Acaba ne yapmak istiyor’ diye düşünmenin tam sırası.

Hadi bakalım kolay gelsin!..”

Bazıları için “Acaba ne yapmak istiyor?” diye düşünmenin tam sırası.
Hadi bakalım kolay gelsin!.. pic.twitter.com/I4w19Q6Q7n

— Müsavat Dervişoğlu (@MDervisogluTR) September 24, 2021

Akşener, bu çıkışıyla siyaset sahnesindeki oyunun paradigmasını alt üsttü.

Bu açıklamasıyla 2023 genel seçimlerine şahsi bir beklentiyle değil, ülke sorunlarını çözmeye odaklı bir yaklaşımla baktıklarını, bunun da Millet İttifakı’nı daha güçlü kıldığını ortaya koyuyor.

Akşener önemli bir hamle yaptı.

Süleyman Demirel’in “Siyasette 24 saat bile çok uzun bir zamandır” sözünü bir kez daha haklı çıkardı.

Cumhur İttifakı’nın “Doğmamış çocuğa don biçme çabasını” da bu hamlesiyle boşa çıkarmış oldu.

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ