0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 2 gün önce gösterdiği Türkiye corona haritasında Marmara Bölgesi’nde kırmızı ve yeşil renklerin yoğunlaştığı yerde bizim Bursa’yı da görünce insan ister istemez irkiliyor. Bir de üstüne bas basa “Ankara, İstanbul, İzmir, Trabzon ve Bursa’da vakaların yüksek olduğunu görüyoruz” demesi yok mu?

Bakan Koca’nın “toplam test sayısını 307.210, günlük test sayısı 30.864, toplam vaka sayısını 47 bin 29, günlük vaka sayısının 4 bin 742 ve toplam can kaybını bin 6″ olarak açıkladığı o gün Bursa’daki vaka sayısı sayısı ne kadardı biliyor musunuz?

AK Parti’nin tek hekim milletvekili olan Dr. Mustafa Esgin, enbursa.com’da dijital bağlantı ile konuk olduğu Genel Yayın Yönetmeni Esat Kaplan’ın EnKafe programında açıkladı:

“Bursa’da bugünkü verilere göre bin 110 vaka ve 26 can kaybımız var.”

Enbursa’daki canlı yayın programı bitiminde hemen Dr. Mustafa Esgin’i aradım.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Bilim Kurulu ile de sık sık görüşme halinde olan Dr. Esgin, Covid-19’un merkez üssünün Çin olduğunu, oradan önce Asya, sonra Avrupa ve ABD olmak üzere tüm dünyaya yayıldığını ve bu süreçte alınan hızlı tedbirlerle virüsün Türkiye’ye bir ay gecikmeli geldiğini söyledi ve “Bu tabii bizim için büyük bir avantaj, önümüzde Çin’in deneyimleri var.” dedi.

Türkiye için genel anlamda bir değerlendirme yapmanın henüz çok erken olduğunu, çünkü henüz pik seviyesine ulaşılmadığını söyleyen Esgin, “Bu salgından kaçış yok. Vaka sayısımız önümüzdeki günlerde daha da artacak” dedikten sonra şunları söyledi:

“Türkiye olarak günlük test sayısında 30 binleri aştık. Bu vakaların tespiti açısından önemli bir gelişme. Nüfusu yüksek ülkelere baktığımızda ölüm oranlarının özellikle Avrupa’da yüzde 10’ların üzerinde, bizdeki verilerde yüzde 2’lere tekabül ediyor ki oranı çok düşük. Burada asıl önemli olan can kaybı ile yoğun bakım ve entübe sayılarıdır. Bu anlamda da Avrupa’daki ülkelere göre daha iyi durumdayız. Bunlar süreci iyi yönettiğimizin göstergesidir.”

Dr. Esgin, Bursa’yı da açıkladı:

“Artık biliyoruz, Bursa’ya da İstanbul’dan geldi. Ama bir sanayi kenti olmamıza rağmen Allah’a çok şükür kötü bir tablo ile karşı karşıya değiliz. Bursa’da bugüne kadar 10 bin civarında bir test yapıldı diyebiliriz. Can kayıplarımız 60-65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olanlar.”

Kendisine olası kötü senaryoya Bursa’nın hazırlıklı olup olmadığını sordum. Verdiği cevap şu oldu:

“Alınan önlemlerle beraber son dönemde toplumda da bir bilinçlenme oldu diyebiliriz. Eğer süreç bu şekilde stabil giderse ben Türkiye’de de Bursa’da da olası kötü senaryonun oluşacağını öngörmüyorum. Ayrıca biz A-B-C tüm senaryolara karşı hazırlığımızı yaptık. Dünyanın ekonomik anlamda en güçlü ülkeleri bugün salgına karşı yenik düştüler. Sağlık sistemleri çökmüş. İnsana değer verilmeyen görüntüler geliyor. Bizim sağlık sistemimiz son 17 yılda yapılan yatırımlarla bu görütülerin yaşanmasına asla izin vermeyecek yapıda. Bursa’mızda da son 17 yılda 68 sağlık yatırımı yapıldı. Bunun 26 tanesi hastane yatırımı. Hele ki son Şehir Hastanesi bu anlamda kentimizin ve bölgemizin en büyük yatırımı ve şu anda en avantajlı alt yapımız durumunda. Şu andaki verilerle bile yoğun bakım kapasitemizin yarısına ulaşmadık.”

Esgin, Bursa’da da sürecin kontrol altında olduğunu belirtirken, şu vurguyu yaptı:

“Türkiye olarak en az hasarla bu süreci geçirme içindeyiz. Bana ne zaman bunu atlatırız diyorlar? Eğer biz ellerimizi sık sık sabunla yıkarsak, sosyal mesafeyi korursak ve evde kalmaya özen gösterirsek, yaz aylarını daha rahat geçiririz. Bu önlemlere uymazsak vaka sayımız da can kaybımız da artar ve kolay kolay salgının önüne geçemeyiz”

Sözü bir hekim olarak sağlık çalışanlarına getirdi:

“Önemli bir mücadele veriyoruz. Burada sağlık çalışanlarımıza, meslekdaşlarıma özverili çlışmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Kamu görevlilerine de öyle. Büyükşehir ile tüm ilçe belediyelerimize de sosyal yardım çalışmalarından dolayı şükranlarımı iletiyorum.”

Son olarak da şu hatırlatmada bulundu:

“Dönem el birliğiyle, kenetlenerek bu salgını atlatma dönemi. Siyaset yapma dönemi değil. Şimdi o bu kadar, sen bu kadar yardım yaptın veya Şehir hastaneleri, devlet hastaneleri üzerinden yapılan içi boş eleştiri siyaseti hiç kimseye yarar getirmez. Bakın Avrupa’da ülkelerde sistem çöküyor, hayat durma noktasına geliyor, ama hiç kimse çıkıp da siyaset yapmıyor. Burada özveriyle çalışıyor, ama açık arayayım da burdan vurayım diye çaba sarfediliyor, bunlar yanlış. Buradan kimseye aş çıkmaz.”

Çok doğru…